''ADALETSiZ ÜLKE''
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komisyonu'nun Haziran 1948'de hazırladığı ve birkaç değişiklik yapıldıktan sonra 10 Aralık 1948'de, BM Genel Kurulu'nun Paris'te yapıla 183. oturumunda kabul edilen 30 maddelik bildiridir.
Bildirinin imzalanmasında, II. Dünya Savaşı'ndan sonra devletlerin, bireylere tanınan hak ve özgürlüklerin güvence altına alınması konusunda birleşmesi de etkili olmuştur.
Eleanor Roosevelt bu bildiriyi "Bütün insanlık "Magna Carta (Magna Karta)" olarak tanımlamıştır.
10 Aralık 1948'de İnsan Hakları Evrensel Beyannamesine imza atmış bir Türkiye.
...Ve ardından1956 da Avrupa konseyine üye olmuş, İnsan Hakları Mahkemesi'ne imza koymuş, taraf olmuş.
Hukukun üstünlüğü ilkesinde demokratik toplum oluşturma ülküsünü adalet terazisinin şaşmadan yürüyeceğine tüm demokratik ülkeler kendi adına, Türkiye cumhuriyeti olarak ta kendi adına sen de imza atmışsın.
Son günlerde 10 tane ülkenin büyükelçilerinin bir bildiri ile, Türkiye'deki hukukun üstünlüğünün çiğnendiğini, büyükelçilerin yayınladığı ortak bildiride bir ortak tavır koyulmuş. Özelde "Osman kavala"'nın konusu geçtiği davanın İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne aykırı olduğunu açıkça ifade etmişlerdir.
Bildiri yayınlayan kişiler, özelde birer birey büyükelçi olarak görünse de her biri bir ülkeyi temsilen bu bildiriye imza atmışlardır.
Kim bu bildiriye imza atan ülkeler? Yeni Zelanda ve Kanada hariç, tümü NATO Ülkesi en başta Amerika Birleşik Devletleri Almanya Fransa Norveç Belçika Hollanda gibi ülkeler; Akp hükümeti olarak en başta sayın cumhur başkanı ve Akp genel başkanı, yani yürütmenin başı olarak sizi, dolayısıyla ülkemizi açıkça alenen uyarıyorlar!
Türkiye'deki adaletin işlemediğini hukukun çalışmadığını, demokrasinin çiğnendiğini, Türkiye Cumhuriyeti hükümet yöneticilerine açıktan tehdit gibi uyarıyorlar.
Bir hatırlatma notuyla yakın geçmişimizde bir olaydan özet olarak örnek olması açısından bahsedeyim.
Emekli 100 tane Generalimizin geçtiğimiz aylarda Türkiye Cumhuriyeti hükümetini uyarı niteliğinde bir ikaz yazısı yazarak, Türkiye Cumhuriyeti'nin demokrasiden uzaklaştığını Hukukun üstünlüğü ilkesinden ayrıldığını adaletin çalışmadığını yasaların uygulanmadığı başlığı altında bir uyarı yazı yazmışlardı.
Bu uyarı yazısı üzerine yürütmenin başı sayın cumhurbaşkanı Akp Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Akp hükümeti ve tüm sözcü ve grup başkanları da olmak üzere bu yazı, hükümetimizi alenen tehdit etmektedir dediler !
Bu bir bildiridir.
Darbe çağrısıdır, diyerek yaygara koparmışlardı...
Apar topar Akp hukukçuları ve tarafından olay hemen mahkemeye taşınarak bu emekli generallerimizin bir çoğu mahkemelerce darbe çağrısı yapıyormuş algısı verilerek çeşitli suçlara maruz kalarak içeriye atıldı.
Akp hükümeti genel başkanına ve Cumhurbaşkanımıza Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın soracağımız soru şu; Sayın Cumhurbaşkanım bu emekli generallerin size göre bir bildiri yayınlaması, bize göre de hükümeti Devleti Türkiye Cumhuriyeti'nin uygulanmayan yasaları için yürütmenin başındaki, en baştaki kişi olarak sizleri ve hükümetinizi uyarı niteliğindeki yazı, bir darbe söylemi ise, darbe çağrısı ise,
10 tane ülkenin büyükelçilerinin size, hükümetinize dolayısıyla ülkemize atfen yayınladıkları tehdit gibi bu bildiri nedir?
Bunun cevabını vermenizi özellikle sizlerden istirham ediyorum! Hemen ardından televizyonlarda çıkan açıklama beyanınızda o ülkelerin büyükelçileri istenmeyen adam ilan ederek sınır dışı edilmesi için bakanlarıma talimat verdim diyorsunuz.
Bu sözlerinizi doğru bir söylem olarak kabul edelim, ancak bizim Türkiye Cumhuriyeti olarak yürütmenin en başındaki kişi olarak Ticaret yaptığımız ülkelerin % de 85'i bu yukarıda adını saydığımız ülkeler.
*Aklımızla mı alay ediyorsunuz?
Ya da kendi tarafınızı, yani sizi cumhurbaşkanı olarak görmek isteyen Partili taraftarlarınızı mı ikna etmeye çalışıyorsunuz?
Bu bildiriyi yayınlayan ülkeler bizden ticareti kestiği zaman anında
ülkemiz yerle bir olur, dolar 20 lira olur.
Siz biraz bence aklınızı başınıza alın, attığınız adımları hesaplı atmalısınız.
Böyle show yapar gibi düşüncesiz, atılan adımların zararı, bilançosu, faturası ülkemize zarar veriyor.
Bize vatandaş olarak zarar veriyor.
Sizlerin tuzunuz kuru.
Bir eliniz yağda.
Bir eliniz balda.
*Ülkemize milletimize zarar vermeyin, yeter artık.
Çenenizi her açtığınızda batılı ülkelere salvolar yaptığınızda çekilen sıkıntıları Türk halkı olarak biz çekiyoruz, biz yaşıyoruz...
*Eşit, adil ve onurlu bir yaşam için, insan haklarının korunması için hepimize düşen sorumlulukları bugün de hatırlatmak ve Hayata Destek olarak bu konuda birlikte çalışmaya her zaman hazır olduğumuzu belirtmek isteriz. Birlikte bir gelecek hepimizin hakkı…