23 Ocak 2020 Perşembe

TÜRK ULUSUNUN İÇİNDE SURİYELİ İSTEMİYORUZ!


        

ismailazakoglu@gmail.com

TÜRK ULUSUNUN İÇİNDE SURİYELİ İSTEMİYORUZ!


Kıymetli arkadaşlar sizler ülkemizdeki Suriye'li mültecilerden memnun gibisiniz.
Suriye'den yeni bir göç dalgası her an sınırlarımızın kapısına dayanabilir.
Çok uzun bir zaman değil çok yakın yıllarda Suriyeli beleş yiyiciler ülkemizde terör olarak cirit aymaya, kap kaç yapmaya, hırsızlık, soygun, gasp yapmaya başlayınca mı anlayacaksınız?

Ben bir Türk vatandaşı olarak Suriye'lilerin Türkiye tarafından beslenip iş aş ve imkan verilmesine Türkiye içinde ikamet etmelerine kesinlikle karşıyım..

Bizim evlatlarımız Suriye'de savaş vererek CANLARINI HEBA ediyor, Suriye'li şerefsizler her yerde fingirdek atıyor.
Nereye gitseniz, hangi yöne baksanız, hangi ile gitseniz bu şerefsizler hep orada. Gittikleri yerlerdeki huzur, sukünet yok oluyor, hırsızlık ve benzeri olaylar çoğalarak artyor.
Türk halkı olarak gelin bu Suriyeli pervasız, soyguncu, uğuğrsuz, vatan haini tiplere hep birlikte karşı koyarak tepkilerimizi artık lütfen gösterelim.
Bir mülteci kampında barınma, güvenlik, ve bütün ihtiyaçları her şekilde karşılanıyor, birde üstüne üslük maaş veriliyor ise, O halde ülkemizin şehir içlerinde meskun mekanlarımızda, sokak cadde şehirlerimizde Suriyeli, uğursuzların ne işleri var?
Türk milletinin %10 tadile gidemezken ülkemizdeki Suriyeli'lerin % 60'ı ülkelerine tatile gidiyor ve en erken dönende 1 aydan önce dönmüyorlar. Azez, Mare, Soran, Aktarin, Çobanbey, Afrin, Cerablus ve El Bab gibi bölgelerdeki yakınlarının yanında bayramı geçirmek üzere randevu alan yaklaşık 74 bin Suriyeli sığınmacı Suriye'ye geçti.
Bu kadar rahat ülkelerinde 1 ay ve daha fazla bir zamanda kalabilen Suriyelileri ülkemizde istemiyoruz..
Sizlere Suriyelilerle yaşadığım küçük bir anımı anlatarak konumuzu bitirmek istiyorum.. Geçtiğimiz günlerde iş yaptığım bir inşaat ta Suriyelilerin olduğunuda gördüm. Suriyeli arkadaşlara bir iki soru yöenelttim benim iş yaptığım yerde (yevmiyeli günlük ücretle çalışıyorlardı). Aynı zamanda Türkiye cumhuriyeti tarafından asgari ücretle maaş da ödeniyor olduğunu öğrendim.
Şöyle bir düşüncem oldu; Suriye'liler bura da denizde, plajda, sokakta işte şehirde her yerde zevki sefa içinde asıl kendi yoksullarımız hükümetin umrunda değil..
Sizlere şöyle bir soru sormuş olayım, ülkemizde bir iç savaş ya da çatışma olsaydı sizler de aynı şekilde iltica etseydiniz Suriye'liler sizleri ülkelerine kabul edermiydi?
Kısaca Türkiye cumhuriyeti 780 bin metre kare sınırlarımız içinde Türk ulusunun içinde SURİYELİ İSTEMİYORUZ!

DEMİRDEN KORKSAK TRENE BİNMEZDİK !

ismailazakoglu@gmail.com
DEMİRDEN KORKSAK TRENE BİNMEZDİK !
*Sayın Bahçeli; Tehdilerle bizleri yıldırabileceğini düşünüyorsanız ancak düşündüğünde kalır, bir ''alçaklığa'' tenezzül etmez, tevazu göztermezsiniz diye düşünüyorum.
*Kaldıki biz İYİ PARTİ li ÜLKÜCÜLER ne sizden ne de sizin ağa babanız Tayyip Erdoğandan hiç çekinmedik!
*Hep doğruların yanında olarak , ülkemizin, milletimizin çıkarlarını gözetik, kolladık, savunduk.
Haklının yanıda, mazlumun savunucusu, adaleti olduk..

*Siz; Akp nin sığıntısı olduğunuzu, kapı kulu halinizi varın düşünün, yüreksiz, partisinin sadce paslı tabelası kalmış Devlet Bahçeli.

*Sizin gibi Akp'ye söven bir cesaret timsali lider, ne oldu da birden böyle değişti bu durumunun cevabını verin önce?

*Sayın Bahçeli acaba sizi kaset sıkandalından sonra mı kaybettik?

*12 Kasım 2011 seçimlerine giderken, Tayyip erdoğanın elinde bulundurduğunu açıkladığı Mhp kaset skandalında
15 isim vardı, isimlerin en başında da siz var idiniz sayın Devlet Bahçeli.
*Bülent Didinmez
*Recai Yıldırım
*Metin Çobanoğlu
*Osman Çakır
*Mehmet Ekici
*Deniz Bölükbaşı
*Ümit Şafak.
*İhsan Barutçu
*Mehmet Tatyak
O sarsıldığın 15 kişilik A takımından 9'u derhal gitti, 6 kişiyi daha çeşitli şekillerde gönderdin.

*Esas soru şu olmalı Sayın Bahçeli; Tayyip Erdoğan'ın elinde bulundurduğunu iddia ettiği 15 kişilik A takımı kadrosundaki 15. kişi sizmisiniz, yada kim ?

*Eğer bir bir korkun olmasaydı 15. kişiyi kesinlikle çok açıkca çıkar açıklardın, açıklayamaman olayın en büyük vehameti sen kendinsin, açıklayamadığın için.
* 15. Kişi sen olama olasılığını çok güçlü; bu duruma bakarak hala olayı açıklayamaman.
*Kasetin hala Tayyip Erdoğan'n elinde ki Akp nin ortağı, yancısı gibi davaranman bunu teyidini gösteriyor.

*Hiç bir neden olmadan insan sövdüğü, saydırdığı, hakaret ettiği, ağza alınmayacak cümleler kurduğu kişiye, partiye şimdi neden gidip böylesine biat eder? akıl sır erdirecek gibi değil,
*Hu-lasa değilse, sende biraz miliyeçilik onuru var ise, kaset skandalındaki 15. kişi senmisin BAHÇELİ çık açıkla?
*Partini, kendini ''Tayyip Erdoğanın ve Akp nin ayak takımı yapıyorsun'' bunlara cevap verebilecek yüreğin cesaretin varsa çık erdemlice konuş!!
*Artık şunu iyi anla Sayın BAHÇELİ siz ve sizin gibi hödüklerin mesnetsiz, çaşıt sözlerinden çekinmedik çekinmiyoruz, çekinmiyeceğiz, bir kere doğduk; bir kere öleceğiz bunun hep idrakindeyiz!.
*Sizin... AKP milliyeçileriyle İYİ PART li ÜLKÜCÜLER arasındaki farkı ''boş gezenin boş prof'u'' olarak idrak edebilmiş anlamış olmalısınız artık...

ÜLKEMİZDE ALGI MÜHENDİSLİĞİ!



ismailazakoglu@gmail.com
ÜLKEMİZDE ALGI MÜHENDİSLİĞİ!
Son zamanlarda Türkiye'nin gündemini takip edemez hale geldik neredeyse.
Siyasi salvolardan, yalan beyanlardan, ekonomik krizlerden başımızı kaşıyacak zamanımız olmuyor desem yeridir.. Tam manasıyla ülkemiz adına düşünebildiğimiz her alanda kriz yaşıyoruz.
Yaşadığımız son 6 aylık siyasi ekonomiK ve günlük olayları sizlere aklımızda kalanlarıyla özetlemey çalışayım..
Tuık; verilerine göre 2019 yılında Türkiye’nin %19 büyüdüğünü açıklarken, yollarda bir simit için insanlar açlık korkusundan neredeyse birbirine silah çekmektedirler.
Olayın özeti şöyle desek daha doğru telafuz etmiş sayılırız.
Ülke olarak iktidarın sahipleri kendi çeplerini tıka basa doldururken devlet olarak ve vatandaş olarak meteliğe kurşun atar hale geldik..
Tüfe; Mayıs aynda %15 olarak gerçekleşirken, TCMB Enflasyon Raporu sunumunda fiyat trendlerinin dikkatle takip edildiği ve fiyatlama davranışlarında bozulma görüldüğü takdirde ek sıkılaştırmaya başvuracağını beyan eder.

 RTE “kafanıza ek sıkılaştırma düşsün diyerek, faizleri indirmezseniz siz Hakkari’ye atayacağım” diyerek bir bakıma aba altından sopa gösteriyor TCBM başkanı ve bürokrat takımına..
Akp hükümeti hazır döner, domates ve tarhana ithalatında vergileri sıfırlar.
Gıda Komitesi kabzımalların takım elbise giymeden hale girmelerini yasakladı.
Bu da yetmez, yeni hal yasası yolda olduğu söylenen ve tüketicinin sırtından kalkacağı söylenen maliyetin bir kısmı. 
Aslında söylenene göre yeni yasada hallerin denetleneceği öngörülerek tüketicinin cebinden çıkan masraflara bir denetleme halkası daha eklenerek giderlerin dahada artacağı düşüncesindeyim.
RTE çIkar kriz miriz yok manipialsyon yapılıyor halkımıza diyerek Türk toplumuzun gözünün içine bakarak yalan beyanda bulunuyor ve asıl manupilasyonu RTE yapıyor kanısındayım.
Dolar auroyu sollama hızında koşmakta, tozduman içinde kalan ülkemizin parası TL yabancı paralara ezilmekten otalıkta hiç görünmez, dolara auroya kızan bizim salaklarda telefonlarını kırarak hınç alırlar böylece.
Beyler artık ey denecek ülkede kalmadığına göre ekonomimize bir omuz atında doları auroyu bir tepe takla attırın nerdesiniz? Türk halkının gözünün içine baka baka yalan konuşanlar..
Müteahhitlerin tüm baskılarına rağmen artık ihaleye çıkartacak mega proje bulamayan hükümet her ile bir hapishane projesi başlatır.

Zorunlu askerlikten vazgeçilir, 16 milyonu ver askerlikten muaf ol zamanıdır.
Zorunlu gözaltı dönemi başlar ''makul şüphe yasaıyla''. 21 yaşını geçmiş her vatandaş 6 ay içerde yatarak peşinen hükümete karşı gelmenin cezasını çekecektir.
Kılıçtaroğlu her defasında zeytin yağı gibi suyun yüzüne yine çıkmayı başarmıştır hep firikik gollerini o atar, 50 metreden 90a takar.
Adeta ölecek akp ye her defasında can verir. 
Parti tabanında başkanın etkili muhalefet yapmadığı  homurtuları yükselmeye devam eder. 
EE nede ola Chp de iktidar olma diye bir düşünce yok kanısındayım

Temmuz 2018’de erken seçime gidilir. 167 bin sandığın 186 bininde AKP oyların %116’nı alarak iktidarda kalır.
TCMB, Maliye, vapur işletmeleri, vs vb Tuz Gölü ve Topkapı Sarayı Türkiye Varlık Fonuna devredilir. Varlık fonunun yeni başkanı kim dersiniz, tabiki RTE.
Peki RTE'yi kimin atatdığından bilginiz de yoktur.
Hemen onu da bildireyim şaıracaksınız, yine RTE.
Hade hayırlısı ne diyelim, bu alışverişten alanda, satanda memnun gibi görünüyor. Asıl olan yoksul halkımıza Türk milletine oluyor, giderek daha da yoksullaşıyoruz..
Bir başka tartışma konusu önümüzdeki yerel seçimlerde ne olacak kim gelecek kim gidecek, mevzu uzun bir cümlede anlatılamaz olduğu için onuda önümüzdeki günlerde kendi baktığım penceremden Türkiye gerçekleriyle aktarmaya çalışırım inşallah..

Darısı 2019 da yaşayacağımız krizlerden çarçabuk kurtulmak umuduyla..

SAVAŞA DEĞİL SEÇİME GİDİYORUZ!

SAVAŞA DEĞİL SEÇİME GİDİYORUZ!
Güzel ülkemiz son iki seçimdir tuhaf bi şekilde kin nefret odaklı kampanyalarla savaşa gider gibi sandığa gidiyor.
Koltuk uğruna yapılan bu yöntem bizim birliğimizin en büyük düşmanıdır.
Genel başkanlar yöneticilerin bu sorumsuz söylemleri tabana yani halka nefret olarak yansımaktadır.
Hangi siyasi görüş olursa olsun bizim gidecek başka ülkemiz yok. 
Herkes aklına başına almalı ve bu tür kin nefret söylemini terk etmelidir.
Seçimler demokrasi bayramıdır. 
Milletin iradesi sağlıklı ve adil olarak sandığa yansıdığında bundan karlı çıkacak yine millettir.
Bizim ortak değerlerimiz iki Mustafa iki yetim, Biri Muhammed Mustafa biri Mustafa Kemal Atatürktür, bayrağımız, vatanımız bu değerler çevresinde karşılıklı saygı ile kurulacak birliktir.
Halkın gündemi son günlerde her kesimi bunaltan ekonomik krizdir. 
Milletin ihtiyacı dürüst yönetim adelet ve huzurdur. 
Siyasi parti liderleri birbirlerine ne kadar naif nazik ve saygılı olursa tabana yansımasıda huzur ve saygı olacaktır.
Sokakta insanımızın yüzü gülmüyor. İnsanlarımız çaresizliğin pençesinde kıvranırken seçim en son düşündüğü şeydir. Sayın genel başkanlara düşen siyasi ikballerini düşünmek yerine milletin yüzünü güldürecek çözümler üretmektir. 
Bizleri Türk, kürt, alevi, sünni, ülkücü, sosyalist diyerek bölemediler ama sorumsuz siyasetçiler ayrışma ve kutuplaşmadan nemalanıp bu millete en büyük kötülüğü yaptılar. Akp ve Mhp ile ittifak yaparken hiç bir tepki verilmezken İYİ parti chp ve saadet ittifakına her hakareti reva görenler bu milletin birliğine en büyük kötülüğü yaptıklarının farkında değillermi? 
15 ''Temmuzda bu millet Akp lisi Chp lisi Mhp lisi Saadetlisi bir bütün olarak bu alçaklığa dur demiştir, ama bir süre sonra ayrıştırıcı söylemler bu ruhu yok etmiştir''!. Akp Mhp ne kadar Türk milletinin evlatlarının partisi ise İYİ parti Chp ve Saadet partiside o kadar Türk milletinin partisidir. 
Vergi alırken, askerlik yaparken, ötelemediğiniz Chpli Saadet partili ve İYİ partili insanı konu seçim olunca öteleme hakkınız olamaz! 
Unutmayın devletin dini adalettir. 
Devlet kanunlara göre kurulan her partiye eşit davranmak zorundadır. 
Milletini seven milletini ayrıştırmaz birleştirir. 
Unutmayın ki savaşa değil seçime gidiyoruz... 

''FITRAT DEDİĞİNİZ SİZİNDE BAŞINIZA GELMESİNİ DİLERİM''!

''FITRAT DEDİĞİNİZ SİZİNDE BAŞINIZA GELMESİNİ DİLERİM''!

ismailazakoglu@gmail.com
Ankara Yeni mahalle teren kazasındaki 9 canımızı kaybedişimizi ve 90 yakın vatandaşımızın yaralanması ihmelle olmuş bir ''cinayet olarak bakmak istiyorum''!
Ulaştırma bakanı; sinyalizasyon olması şart değil trenler duman işaretiyle iletişim yapacaklar, yok daha neler, biz Amerika'da yaşayan kızıl derili kabileleri gibi dumanlarla haberleşiyoruz sanki hala...
Hindistan'ın 30 yıl tarih öncesindeki trenleri bile bu kadar kaza yapmıyordu sayın bakan ..
Hatta sayın bakana bir öneri de biz sunalım size;
Trenler telepati ilede iletişim kurabilirler..
Bu nasıl sorumluluk, bu nasıl bir düşünce, nasıl bir acziyettir?
Siz de yapılan bir hatanın, kusurun vebali suçluluğu hissi yokmu kardeşim?
Sizin fıtratınızda o kadar karnınız geniş ki her şeyi sığdırmak, yada oldurmak var da, istifa denen bir mekanizma yokmu?
Ayıp be, çıkıp basına saçma sapan beyanat verebiliyorsun ama adam gibi sinyalizasyon hatası var bu bizden kaynaklanıyor, tren yolunu hizmete açtık ama sinyalizasyonunu kurmadık demeye ağzınız yanaşmıyor.
9 İnsanımızın hayatı heba, 90'a yakın yaralımız olmuş, sizler çıkmış günü nasıl geçiştirebilir, kurtarabilir düşüncesi pişkinliği içinde seramoni anlatıyorsunuz basına.
Bu veballer Tekirdağ Çorlu'daki tren kazasında da sizlerin yakasında olduğunu saklamaya çalışsanızda bir gün yakanıza yapışarak bırakmayacak!.
Üzüntüm şu; İnsanlarımızın hala sizin vurdum duymaz tavırlarınıza inanıyor oluşu.
Biz şunu çok iyi biliyoruz, liyakatsız insana uzmanı olmadığı konuda görev ve yetki verilir ise sonu böyle hezeyan olur ve olacaktır.
Örnek; ptt müdürünü dekan yaparsanız o üniversite yok olmaya mahkumdur. Bu örneeğe benzer binlerce örnek var.
16 yılda 95 binden fazla vatandaşımızın çeşitli kazalara kurban gittiği ülkemizde neresinden tutarsanız tutun elimizde kalır cinsten hep.
İşçi, kazaları trafik, yurt, maden yol deniz hangi tarafa el atsak bir hata, bir ehliyetsizlik sinsilesi devam etmiş yürümüş.
Somadada 330 insanımızı maden altında kaldığında da o zamanın bakanı da fitrat diyerek gafı hezeyan etmişti!!
FITRAT dediğiniz, geçiştirdiğiniz açıklama yapamayışlarınız SİZİNDE BAŞINIZA GELMESİNİ RABBİMDEN DİLERİM

BÜYÜK OZAN ''ARİF'E VEDA''!

BÜYÜK OZAN ''ARİF'E VEDA''!
Bir ozan gitti diye, hakka yürüdü diye sevinen, arkasından hakaret eden, çemkiren, Milli hassasiyetleri olmayan ahlak yoksunlarına sözüm;
''Adam olmak; İlk önce mevta olan bir insanın arkasından kem sözler, ağza alınmayacak cümleler kurarak hakaret ederek sevinmek değildir''!
Adam olmak; ahlaken, vicdanen, huzuru mahşerde hesap vereceğin günün muhasebesini yapıp yarın aynı tabut üzerinde kendi taşınacağın günün hesabını yapıp, o ölçüde laf etmektir..
Benim gözümde Ozan ARİF;
Ülkücü oluşumuzun başlangıcı sayılabilecek,1985 yılları gençliğimizin ilk yılları sayılan yıllarda Ozan arif şiirleriyle tanıştım.
Bir adam şiir okuyor ve bu okunan şiirlerin söylem tarzı çok sert ve ülke menfaati adına bazı mesajlar içeriyor, ülkenin yarın ki geleceği olan gençlere biz ve bizler gibi düşünceleri olan her insana sesleniyor.
Yani sözün özü'' Her MİLLİ hassasiyetleri olan tüm TÜRK vatandaşlarımıza sesleniyordu.
Ülkemizin yarınlarına taşınması yönündeki kişiliklerimizin ülke duyarlılığı hakkında bizlere çeşitli şiirleriyle mesajlar veriyordu.
Ülke sevgisini, Vatan aşkını, bir ülke için Bayrak ne anlam ifade ediyor, bizlerinde o doğrultuda bu söylediği cümlelerde başlıca bizlere bu sevginin, hassasiyetin önemini vurguluyordu.
Yanlışa doğru demiyor, doğruya eğri demiyordu.
Eğilmiyor, bükülmüyor söylediklerinden dönmüyordu!
Türk ulusunun büyük önderi Mustafa Kemal önderliğinin, bu ülkeye verdiğinin, Tük milliyetçiliğinin anlaşılması bakımından şiirlerinde üzerine basarak vurgulaması da Mustafa Kemal'in anlatmakta yeterli ömrünün olmamasından eksik kalan, olmamız gerekekn hassasiyetleri anlattı anlatı durdu.
Umarım OZAN ARİF ŞİRİN'i Türk halkı Mustafa Kemal çizgisinde ülkeye sahip çıkılması gerektiği noktasındaki hassasiyetleri anlamıştır.
Türk ulusunun bir şiirsel edebiyatçısı büyük OZAN ARİF'e rahmet diliyor mekanın Cenabı ALLAH katında Cennet olsun diliyorum..
ismailazakoglu@gmail.com

ÜLKEMİZİN EKONOMİ MOTOR GÜCÜ İSTANBUL’U MİLLET İTTİFAKI ALMALI !

ÜLKEMİZİN EKONOMİ MOTOR GÜCÜ İSTANBUL’U MİLLET İTTİFAKI ALMALI !

Türkiye’nin çekici, motor gücü İstanbul. Türkiye Ekonomisinin yaklaşık % 30 unu İstanbul üretiyor. Dünya’da zengin ülkeler bazında bakıldığında İstanbul il sınırlarını ülkeye baz alarak ölçekler isek, yaklaşık 200 Ülke bulunan Dünya gezegenimizde İstanbul 40 sıralarda yer almakta, gelir düzeyi zenginlik durumunda gelişmişlik olarak.
Millet İttifakı, kısa adıyla ”MİLLET”, Türkiye’de 24 Haziran 2018 genel seçimlerine katılmak için oluşturulan bir seçim ittifakı, işbirliğidir.
Öte yandan Akp ve yandaşlarının İstanbul’un tüm gelir kaynaklarını kendi yandaşlarına akıttığını düşünürsek, ”kimlerin musluklarının suyunun kesilebileceğini iyice idrak etmiş oluruz”..
Kaynakları kuruyan Akp li ”asalaklar dan RANTİYECİ, ARAZİ TARUMARCILARINDAN, KUPON ARAZİ ve YAĞMACILARINDAN, ÇOK KATLI GÖKDELENLERİ diktirenlerinden, İETT, İSKİ, İĞDAŞ ve benzeri gelir kaynaklarını kurutanlardan, İstanbul’umuzu kurtarmış, ballı katmerli, ne olduğu belli olmayan kaynaklara para akıtan musluklarını da kapatmış olacağız”.
İstanbul’u MİLLET İTTİFAKI olarak alabilmeli.
İstanbul’u alamayan bir ittifak ülke yönetiminde söz sahibi olsa da eli güçlü asla olamaz, ülke yönetiminde yeterli derecede irade koyamaz diye düşünüyorum…
FATİH SULTAN MEHMET hanında dediği gibi ya ”İstanbul’u
ben alırım, yada İstanbul beni alır” cümlesi kıymetinin farkına varmamız gerektiği noktasında hem fikir olmamız şarttır..
YOLA İYİ BAKIN YOL YAKIN.
İSTANBUL İKTİDARLARIN SÖMÜRÜLECEK, PARA KAYNAKLARI OLMASIN!!
ismailazakoglu@gmail.com

BÜYÜK TÜRK HALKI; AKP NİN ÜLKEMİZE VERDİĞİ ZARARLARI NE ZAMAN GÖRECEKSİNİZ?

BÜYÜK TÜRK HALKI;  AKP NİN ÜLKEMİZE VERDİĞİ ZARARLARI NE ZAMAN GÖRECEKSİNİZ?

 

17 Yıldır yaptığı pislikleri anlatmakla bitiremediğimiz Akp iktidarı, ve ülkemize verdiği zararlar!

Akp genel başkanı ve ve iktidarı Türk halkının kendinden olmayanı ötekileştirmeye, ''düşman'' göstermeye devam ediyor.

Türk halkı artık şu soruyu kendisine sorma vaktinin geldiğini görmelidir!.

Vakit geçirmeden 31 Mart yerel seçimlerinde Türk halkı olarak bir bütün mü olacak, ya da Akp iktidarının ve genel başkanı ''Tayyip beyin de dediği gibi bizle olmayan, düşman safından dır, düşüncesiyle, terör, hain, illet, zillet, Pkk dır ötekileştirmesine'' cevap olacak mıdır?

Yoksa ayrıştırılmış Türk toplumu yeniden kucaklaşacak, ve bizler bir bütünüz diyebilecek mi dir?

Türk toplumu kantarın topuzunun ucu kendine dokunmadan kılını kıpırdatmayı öğrenemediği için, hala bir yaftacı tarafından koskoca ülkeye meydan okumasına sessiz kalıyor.

Meydan meydan gezen Akp genel başkanı ülkemizin bozulmuş, tarumar olmuş ekonomisini düzelteceğinden bir cümle söz etmiyor, çün ki edemiyor, edebilecek, konuşabilecek bir cümle sözleri dahi yok yok...

Yaptıkları geçmişten gelenekleri olan, Türk milletinin öz evlatları dahi olsa, onlardan olmayanı hain ilan etmek, ötekileştirmek, mesnetsiz yere yalan iftiralar atarak itibarsızlaştırma düşüncesi, Akp nin düşüncesindeki en ön vurgusudur.

Pkk ile adına çözüm dedikleri, Tük ulusunun ortak düşüncesindeki İHANET sürecine karşı çıkanlara,o ihanet sürecinin davam ettiği zamanlarda, Akp ve yandaşları tarafından, bunlar haindir, çözüm sürecini, ülkemize barış getiriyoruz bu barışa bile karşı çıkıyorlar, sabotaj ediyorlar diyerek yaygara yapmadı mı?

Sonra Oslo'dan başlayan süreci bil hassa Akp genel başkanı Tayyip bey tarafından şu sözlerle bitirilme di mi;?

Çözüm mözüm yok, biz artık çözüm sürecini buzdolabına kaldırdık!

Akp ye göre çözüm, Türk halkına göre İHANET süreci yarın buzdolabından geri çıkabilir, bunu bir düşünün!

Çöpe atılmadı, buzdolabına konuldu!

2016 15 temmuz gibi bir olguyu ülkemize darbe kalkışması diyerek, Türk ulusuna yedirdiler, oysa 15 temmuz denilen şey, ülkemizde geleceğe işaret eden, Akp genel başkanınında sıkça dile getirdiği başkanlık ve tek adamlık rejmi idi.

15 Temmuz olgusundan sonra Akp ve aynı düşüncedeki topluluk istediklerini başkanlık sistemini getirerek aldılar.

Kısmen 16 maddelik yasa ile içinde 320 yasa ve maddenin bulunduğu maddeleri ve yasaları Referandumda Türk toplumunun çoğunu ikna yalanlarıyla meydanla da kandırarak aldılar.

15 Temmuzdan sonra devam eden sıkı yönetim devam ediyor iken, Tük milletinin asli unsurunun gerçek mal varlığı sayılan, devletimizin en büyük kurumlarına kayyum atayarak, varlık fonu adı altında bir fon oluşturarak, tüm varlıklarımızı bu kuruma devrettiler.

2016 15 temmuzdan bu döneme gelinen süreçte Akp iktidarı Tük toplumundan ne istediyse almış görünmesine rağmen, ülke hala bir cenderenin içinden ekonomi olarak, gelişim olarak, toplum olarak, tarım olarak sanayi olarak hala çıkamadı ve bu yaşadığımız 2019 yılındaki süreçte dahada kötüleşerek, ülkeyi batağa sürüklemekte.

ülkemizin 640 milyar dolar dış borcu var.

Ülkemizin 2019 da ödenmesi gereken borç taksidi 180 milyar dolar.

Toplam 640 milyar dolar borçtan dolayı ödememiz gereken 70 milyar dolar yıllık faiz borcumuz var.

2019 Da ülkemizin dönebilmesi için 200 milyar dolara ihtiyacı var.

Saydığım rakamları alt alta koyarak kabaca bir hesapla 840 milyar dolara tekamül ediyor.

17 yıllık iktidarlarında Akp iktidarı Türk toplumundan vergilerle ve özelleştirmeler le toplam elde ettikleri bu günün parasıyla 2 trilyon Türk lirası gelirleri oldu, bu gelirlerinde nerelere harcandığı ve geri dönüştürülebildiği bir para yok.

Aksine 17 yıllık Akp iktidarında 70 milyar dolarlık özelleştirme yapılmış, ve hiç bir yapılan özelleştirilme, Türk ulusunun ne borcuna nede cebine bir kuruş girmemiş.

Durum 17 yıllık Akp iktidarında hiç bir iyileşme olmuyorken hala iktidara destek verip şikayet ediyor ise, sorunu Akp iktidarında aramak yerine kendisini sorgulayıp kendisini suçlasın TÜRK HALKI!.

Türk toplumu kendisine şu soruları sormalıdır;

Sanayi yok olma, durma noktasına gelmiş,

Ülkemizde hayvancılık bitmiş ise.

Tarım bitmiş ise.

 Hayvancılık bitmiş ise

Türk tarımı bitmiş ise.

Yüksek vergi. Yüksek faizler,

Benzinde yüksek fiyat.

Motorinde yüksek fiyat

Elektrik te, yüksek faturalar.

Doğalgaz da,yüksek faturalar.

Su kullanımıda yüksek faturalar.

Domates,

Pataes,

Soğan,

Patates, ve kuru baklıyat et gibi başlıca temel gıda ürünlerinin fiyatlarını bile kontrol edemeyen bir AKP hükümeti ülkemizi kontrol edebilir mi?

Türk toplumu olarak bizler bu yükün dahada artarak süreceğini kaldırabiliyor ise bu iktidara destek vermelidir.

Sözün özüyle; Kulağını önünüze seçim sandığı konulduğunda KULAĞINI çekmediğiniz parti ve üyeleri, Türk halkının iliğini emmeye devam edeceklerdir!

 ismailazakoglu@gmail.com

''ERDOĞAN’IN İŞ ADAMLARI VE AKP TALAN DÜZENİ''!

''ERDOĞAN’IN İŞ ADAMLARI VE AKP TALAN DÜZENİ''!
Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Belediye Başkanı seçildiği günden bu yana geçen 25 yılda, siyasi gücünü artırmak için kamu ihalelerini kullandı.
Erdoğan’dan istikrarlı biçimde kamu ihalesi alanlar iki gruba ayrılıyor:
*Erdoğan ailesinin yönettiği vakıflara bağış yapanlar;
*Medya gruplarını finanse etmek zorunda olanlar;
*Kamu ihalesi alanlar tarafından finanse edilen medya,! Erdoğan’ın propaganda makinesi olarak görev yapıyor.
*Vakıflar yoluyla ise devasa bir finans havuzu oluşturulmuş durumda.
Sistem “yüzde 20 komisyonun” legal olarak kayıtlara geçmesini sağlıyor ve sadece dev ihalelerde yok, mahalle arası küçük müteahhitler bile, “bağış” adı altında bu ağın parçası. 
Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde Yenişafak Gazetesi ve Kanal 7 grubu ilk prototiplerdi.
Yenişafak Grubu’nun patronu Albayrak ailesi, peş peşe İstanbul’un büyük belediye ihalelerini alacaktı. 
Karşılık olarak da 28 Şubat’ta zor günler geçiren Erdoğan’a en güçlü desteği sunacaktı. 
Erdoğan’ın bu ihale modeli, AKP iktidarının güçlenmesiyle ülke geneline yayıldı. 
Bilal Erdoğan’ın kontrolünde, çok sayıda vakıf kuruldu, kamu ihalelerini alan iş adamları da bu vakıfların en büyük zorunlu bağışçıları.
*17/25 Aralık Yolsuzluk ve Rüşvet dosyasında yer alan inşaatçı Ali Ağaoğlu’nun ses kaydı Erdoğan’ın yeni ekonomi modelinin en çarpıcı örneği olacaktı. 
Ağaoğlu, Erdoğan’la görüşmesinde Ataşehir’deki 20 dönümlük bir araziyi TÜRGEV’e bağışlamak zorunda kaldığını anlatıyordu.
Bu zorunlu bağışlarla başta TÜRGEV olmak üzere Erdoğan ailesinin kontrolündeki vakıflar, Türkiye’nin yeni emlak kralları. 
Erdoğan’ın son dönemde kaybetmeye başladığı belediyeler, “kamu yararına vakıf” statüsündeki bu kuruluşlara doğrudan milyarlarca dolar aktaran bir diğer kaynak.
*Ülke çapındaki bu hortumlama sistemini anlayabilmek için küçük modeline bakmak gerekiyor: 
Örnek bir Müteahhit;
İnşaat ruhsatı almak isteyen sıradan bir müteahhit belediyeye başvurur; Müteahhide gösterilen yol şöyledir;
Belediye sınırları içerisindeki faaliyet gösteren Yandaş vakfa uğraması söylenir
İnşaatın tüm detaylarına hakim olan Vakıf sorumlusu, müteahhit,in yapacağı karın hesap dökümünü çıkarır. Müteahhit tarafından istenen yerlere tüm ödemeler çeşitli şekillerde örneklerle verdiğim şekillerde yapılır...
Bu çark tüm iş kollarında böyle döngü içinde hiç aksamadan ''BAĞIŞ adı altında RÜŞVET'' çarkıyla sürüp gitmektedir...
Akp gerçekte gücünü nereden aldığının göstergesi olarak, araştırıp, analiz edilince bakın arkasından dahada neler çıkabilir neler!!
ismailazakoglu@gmail.com

İYİ PARTİ İKTİDAR OLMAK İSTİYOR İSE SİYASETTE NE YAPMALI?

İYİ PARTİ İKTİDAR OLMAK İSTİYOR İSE SİYASETTE NE YAPMALI?

Türk siyasetinin bu gün ki sıkışık durumu;
İktidar cenahı Akp her şeyi ben bilir, kendi isteğime, el yordamına göre yapar, hiç bir muhalif eleştiriyi kabul etmemişken, siyasi üslupsuzlukla ağızlarından köpükler saçarak, en küçük bir eleştiriyi, ister yapıcı, ister eleştirel bakılsın derhal geri püskürtme derdinde..
İktidar partisi Akp yanında olmayan, yani Akp ye destek olmayan, onun lehinde söylem üretmeyen hiç bir siyasi oluşuma, sivil toplum kuruluşlarına ve ya stk lara pirim tanımayarak sert sözlerle, hatta aşşağılayıcı ve ağza alınmayacak cümlelerle cevap vermekte.
İYİ PARTİ İKTİDAR OLMAK İSTİYOR İSE SİYASETTE NE YAPMALI?
İyi parti Siyaseten yapması gereken işler Türk toplumuna sokağa, sahaya, meydanlara inerek alternatif fikirler geliştirerek, Türkiye'nin nasıl bir yol izleyerek daha çok zenginleşebileceğini, kişi başına düşen gelir seviyesinin nasıl artabileceğini, Türk toplumunun refah seviyesinin nasıl artabileceğini çeşitli kollardan araştırarak , halka anlatmalıdır. Aynı zamanda bu alternatif geliştirici fikirler partinin MANİFESTOSU içinde yer almalıdır.
***ÖRNEK;
Hayvancılığı nasıl geliştirebileceğini, hayvan üreticisinin nasıl desteklenip, Türkiye'de nasıl gelişmesi gerektiğini anlatmalı.

*Tarımın nasıl devlet tarafından destek verilip, Türk çiftçisinin bu gün ki düştüğü kötü içinden çıkılmaz durumlardan, nasıl kurtulabileceğini geliştirilen somut projelerle anlatmalı.
*Tarımda, Hayvancılıkta, Çifçilik te nasıl gelişeceğimiz noktasında projeler üretmesi gerektiğini toplumuza elinde somut projeler hazırlayarak anlatmalıdır.
İYİ PARTİ Olarak muhalif kalayım düşüncesinin bir tık üstü, İktidar olabilmek, Türk toplumuna çözümler, üreterek sunması noktasında olmalıdır.
Türk toplumuna projeler sunulurken de liyakatin ön planda olduğunu, her sunulun projeye atadığı kişi veya kişilerin o proje hakkındaki uzmanlığı, olması gerekenin bu olmazsa olmazı olduğunu da göstermelidir.
İYİ PARTİ; Yukarıda verdiğim bir iki örnek dışında da her alandaki iş kolunda da geliştirerek toplumumuza sahada sokakta alanda bil hassa halka inerek ürettiği projeleri anlatmalıdır...
Türk toplumunu iyi geliştirilmiş, çeşitli projelerle, ikna etmeli. Yaptığı projelerin uygulanabilirliğini toplum nezdinde anlatırken uygulamalarla da desteklemelidir.
TÜRKİYE BAZLI, YERLİ VE KENDİ ÖZ KAYNAKLARIMIZDAN OLDUĞUNU, OLMASI GEREKTİĞİNİ ANLATABİLMELİDİR.
SİYASİ POLİTİKALAR ÜRETİRKEN DE YEREL VE MİLLİ KİMLİĞİMİZİ ÖN PLANDA Tutarak yapılan tutarsızlıklara işaret ederken, yerli ve Milli duruşunu her planda ön plana çıkartması gerekiyor.
Yerli ve Milli düşünceyi her söylemde siyaseten kullanırken, halkımıza yapılan siyasi yanlışları, hataları, göstererek yapmalıdır.
Sınırlarımız etrafında gelişen politik, jeopolitik olaylara da ışık tutarak toplumumuzun anlayabileceği dilde özen gösterilerek itina ile ivedilikle anlatmalıdır.
Ülkemizin nasıl dört bir taraftan Dünyanın çeşitli devletleri tarafından jeopolitik olarak sıkıştırıldığını göstermek, bu sıkışmışlıkdan nasıl politikalar üreterek çıkabileceğimizi anlatmaktır, aynı zamanda Dünya nezdinde siyasi politikalar üretmek düşüncesi uzmanlarla geliştirilmelidir...
Kısacası; İYİ PARTİ Yarının iktidarına sahip olmak istiyorsa, geliştirdiği projeleri anlatmak, Türk halkına inmek için, sokağa sahaya alana inmek için kaybedecek bir dakikası bile yok!
ismailazakoglu@gmail.com

'' TÜRKİYE DE SİYASİ PARTİLER DÜZENE HİZMET ETMEKTEDİR''

'' TÜRKİYE DE SİYASİ PARTİLER DÜZENE HİZMET ETMEKTEDİR''
''Marabalar da parti liderine hizmet etmekte''
Türkiye'de siyasi parti kurmak; Hemen hemen her dönemde asla çözüm üretemeyeceği günümüzde, Türkiye'deki siyasi partilerin kuruluş felsefe ve tüzükleri bu doğrultuda düzgün yazılmış demokratik bir siyasi parti tüzüğü olarak görünüyor olsa da, uygulamada büyük sorunlar var.
Teoride var olan ancak,uygulamada asla yerine getirilmeyen, hep birilerine hizmet eden tek kişilik

'' LİDER, = KRAL'' biatından öte geçemedi.

Kısa örneklerle anlatmaya çalışayım;
Türkiye'de kurulmuş hali hazırda 90 üzerinde siyasi parti var. Sadece bu partilerin bir kaç tanesi dile getirilebiliyor.
Nedeni çok açık, hepsi düzenin partileri hepside düzene hizmet eden, Türk kültürüne islam geleneğinden, yani ARAP kültüründen sirayet etmiş AĞA ve MARABA takımıdır.
Maraba takımının da daima ağaya hizmet etme döngüsüdür. Bu düşünce beynen, fikren değişmedikçe bir topluma etki edebilme düşüncesi olsa da fikri değiştiremiyorsunuz..
Bu duruma en büyük etkenlerden birisi, toplumumuzun kapalı, gelişime yetişememe ayak uydurmama, islami söylemlerle din kitap üzerinden yapılan siyasetin doğruluğunu sorgulamadan kabullenmesidir.
Bu düşüncenin destekçilerini çeşitli örneklerle daha iyi idrak edebilmemiz için çoğaltabiliriz;
İslami topluluk yada adına cemaatler dediğimiz camaatlere bakalım;
Türk milletini dizayn, yani kolay yönlendirebilmek için onlarca cemaatler var, ve bu cemaatlerin nasıl nerede niçin neden, kimlerin tarafından kurulduklarını da bilmeden araştırmadan içine dalan toplumumuz, islami cemaat olduğunu düşündüğü cemaatlerin aslında daha çok YAHUDİ, yada İNGİLİZ SİYONİSLER tarafından islam kisfesi altında kurdurulduğunun bu toplum farkında bile değil.
2019 Un Türkiye'sinde günümüzdeki siyaset maalesef böyle. Bu düzeni değiştirmenin tek altarnatifi, yegane düşüncesi gelişmiş toplumlarda olabileceği gibi, demokratik olarak gelişimi henüz tamamlayamamış toplumlarda malesef ki biat olarak tek kişilik liderlerin takımlarının ardına '' koyun'' misali sorgusuzca yürüyüşümüz devam edecektir.
Aynı örneklemeyi cemaaat liderleri içinde, siyasi liderler içinde çok açıkça kullanabiliriz.
Sorgulamayı bilmeyen, gelişime açık olmayan, gelişmek için hiç bir çabası olmayan toplumlar da Türk halkının bu gün ki yaşadığı TRAVMALARA önümüzdeki 30 yılda da devam edeceğini, hiç bir zaman başının beladan bu güngü yaşanılan süreçler gibi ÜLKEMİZİN bu  süreç içinde kurtulamayacağını düşünmekteyim..
Yani kısacası diyebileceğim şu;
Türk toplumu gelecek 30 yılda da Maraba olmaya, kendi rızasının böyle MARABA olarak devam etmesi gerektiğini düşünerek devam edecek!

''İYİ PARTİ İKTİDAR OLMAK İSTİYOR İSE''

''İYİ PARTİ İKTİDAR OLMAK İSTİYOR İSE''


                                                   

                                                            ismailazakoglu@gmail.com

Siyasi partilerin günümüz Türkiye'sinde vatandaşlarımızın dertlerine ne iktidar cenahı Cumhur ittifakı Akp ve Mhp, ne de muhalefet partileri Millet ittifakı Chp ve İYİ PARTİ çözüm üretebilmiş değiller.

İktidara altarnatif olmak isteyen bir parti Ülke sathında projeler üretmek durumundadır.

Gelişime açık, İSDİHDAM alanları, tarım alanlarında projeler üreterek altarrnatif tarım, katma değeri yüksek üretim yapmak, Çiftçi ye destek vererek tarlalarında hangi tohumların, hangi gübrelerin, ve tarlanın ne kadarında nadasa veya bu tarlaya hangi mahsülün ekilerek daha verimliliğinin nasıl sağlanabileceğini bilim adamlarıyla, ziraat mühendisleriyle desteklenerek süspanse edilmesi gibi projeler.
Hayvancılıkla uğraşan çiftçilere yine hangi hayvanların hangi bölgede daha verimliliğini artabileceğini veteriner hekimleri ve arge çalışmalarıyla tespit edilmesi gibi vs projeler.
Sanayi alanında hangi bölgede hangi alanda sanayi fabrikaları kurulabilir ve o bölgeden toplumuzu istihdam edebilir gibi böyle çeşitli projeler ve alternatifler araştırılarak bilim adamları tarafından iyi partiye PROJELER HALİNDE sunularak, iyi parti de buradaki örnek olarak verdiğim konularda, çiftçiye, tarımda ve hayvancılıkta, sanayiciye istihtam ve alan araştırmalarında hangi fabrikayı nereye kurabilir gibi tespit ve bilim adamı desteği verebilir.
iYİ PARTİ, Akp ye alternatif, iktidara sahip olmak istiyorsa ülkemizde hangi bölgede hangi projeler geliştirebiliriz araştırmalarını İYİ PARTİLİ uzmanlar yapmak durumundadır.
Yaptıkları araştırmaları da parti üst kademesine vererek gerekli yapılanmaların parti tarafından da bilim adamları ile desteklenmelidir düşüncesindeyim.
Yukarıda çeşitli örnekleriyle verdiğim projeler alanlarında dahada çoğaltılarak, esnafa, kobiye, küçük sanayiciye, tarımla hayvancılıkla uğraşan çiftçiye uygulanabilir projeler sunularak, bilim adamı, mühendislik, arge, çalışmalarında destek verilmesi şarttır..
2019 Türkiye'sindeki Akp'nin 18 yıllık iktidarı döneminde ülkemizi ekonomik, siyasi, jeopolitik olarak getirdiği açmazlar belli..
5 Milyon Suriyeliye harcanan para 40 milyar $.
İyi gitmeyen, doğru yönetilemeyen dış politika.
İszizlik oranlatı Tüik %13,5
Genç işsizlik oranı %28
ülkemizde 45 Milyon civarında üniversite ve lise mezunu var hala bu gençlerimizin ülkemize katkısında işsizlik oranının yüksekliğine bakılınca, istihdam alanlarının genişletilmesi gerektiğini düşünmekteyim..
Kısacası Akp iktidarın ipini elinden kaçırmış vaziyete ancak altarnatif atılımcı, Türk ulusunun kabulünü gönlünü kazanabilecek bir parti ancak Türk halkına verebileceği, projeleri, uygulanabilir politikalarla topluma sunarak iktidara gelebilir..
Aksi halde Akp hep iktidarda kalır.
Türk halkını en iyi şekilde ikna ederek yalanlarıyla bezeyen iktidar partisi AKP olarak hep iktidarda kalarak güç hegomanyası nı bir 18 yıl daha Türkiye de devam ettirir !

www.azakoğlu.blogspot.com

İsmail Azakoğlu ile '' AMFİ ÖZEL ''

 KONUK;  Atilla Yıldırım Elektrik, Elektronik Müh. Tarihçi.. Konu; Türk Tarih Tezine Geçiş.