9 Aralık 2021 Perşembe

GAZETECİ YILMAZ ÖZDİL’DEN GÖÇMEN İSYANI!…

GAZETECİ YILMAZ ÖZDİL’DEN GÖÇMEN İSYANI!…

Konuk olduğu bir İnternet Televizyonunda,Türkiye’de yaşayan Suriyeli ve Afgan göçmenlerin gelecek için büyük bir tehdit oluşturduğunu söyleyen Yılmaz Özdil, hem iktidar hem de muhalefet içinde bulunan yurtseverlerin seslerini daha güçlü bir şekilde çıkarması gerektiğini belirtti. İşte Özdil’in konuşmasından öne çıkan satırlar:

Gazeteci-Yazar Yılmaz Özdil, Türkiye’ye gelen kaçak göçmen sayısının 8 milyonu aştığını, bunun Türkiye’yi imha etme operasyonu olduğu savundu…

Yılmaz Özdil Türkiye'yi imha etmek için yapılan gizli planı açıkladı: Siz vatan hainisiniz

Konuk olduğu bir İnternet Televizyonunda,Türkiye’de yaşayan Suriyeli ve Afgan göçmenlerin gelecek için büyük bir tehdit oluşturduğunu söyleyen Yılmaz Özdil, hem iktidar hem de muhalefet içinde bulunan yurtseverlerin seslerini daha güçlü bir şekilde çıkarması gerektiğini belirtti.

İşte Özdil’in konuşmasından öne çıkan satırlar:

“SİZ VATAN HAİNİSİNİZ”

Yabancı fonlardan para alan gazeteci kılıklı çantacılar var. Kara paracıların otellerinde kalan kokain baronlarının soytarısı olmuş gazeteciler var. Emperyalizm uşağı, emperyalizm maşası 2. Cumhuriyetçiler var bu ülkede. Tarikat, cemaat zır cahil atmosferi var bu ülkede. Bunların hepsinin koalisyonu dönüp bize akıl veriyor, siz ırkçısınız diyor. Siz vatan hainisiniz, biz ırkçı değiliz.

“MAZLUM OLMADIKLARINI BİLİYORUZ”

Bunu dünyada herkes görüyor, Türkiye’de aklı başında da her insan görüyor. Suriyelilere kimse karşı değil.

5 buçuk milyon Suriyeliyi niye dolduruyorsunuz ama kardeşim? Amerikan casusu, Amerikan ajanı, Amerikalılarla birlikte kendi ülkesinde silah çekmiş Afganları sen kendi ülkene niye dolduruyorsun kardeşim. Bu gelen Afganların hepsinin mazlum falan olmadığını biliyoruz.

“AMERİKAN’IN İŞBİRLİKÇİLERİ”

Bunlar Amerikan ordusunun işbirlikçileri. Bunları Amerika’ya alamayacakları için muhtemelen para verdiler Türkiye’ye sokuyorlar. 10 sene sonra Türkiye’de demografiğinin kimse ne olacağını düşünüyor mu?

“HEM İKTİDAR HEM DE MUHALEFETTEKİ YURTSEVERLERE SESLENİYORUM”

Çok açık şekilde Türkiye’yi imha etme operasyonu bu. Demografik bomba. 8 milyon kaçak göçmen gelmiş, daha neyini hazmedecek bu ülke.

Kaç milyon olması gerekiyor? Biz mi gideceğiz en son, buraya onlar mı gelecek. Neyini hazmedeceksin. Hem iktidar hem de muhalefet içinde artık yurtsever seslere, kendi cebini kendi koltuğunu değil, çocuğunun geleceğini 100 sene sonrasını 500 sene sonrası düşünecek yurtsever seslere ihtiyaç var.

Kaynak: Yeniçağ Gazetesi

ismailazakoglu@gmail.com

__İYİ PARTİ... BALIKESİRDE NE YAPMAYA ÇALIŞIYOR ?

__İYİ PARTİ... BALIKESİRDE NE YAPMAYA ÇALIŞIYOR ?
İYİ PARTİ İl Başkanı Özlem URAL, bir fabrikatörmüş yaaa... LİTERATÜR KİMYA diye bir şirketi ve fabrikası varmış ya... AKP li Balıkesir Büyük Şehir Belediye Başkanı Yücel YILMAZ “eniştem beni niye öptü ?” dedirtecek şekilde, yanına aldığı ekibi ( BASKİ G. Müd. Yard Hüseyin YURDAKUL, OSB Md. Mesut ERAY, İşadamı Metin BAYRAM v.d) ile, İYİ PARTİ BALIKESİR İl Başkanı da olan sayın Özlem URAL’ın fabrikasına bir ziyaret gerçekleştirmişler ya..!
ŞİMDİ ZİYARET(İ) OKUYALIM !
AKP, Cumhur ittifakının önemli bir üyesi, İYİ Parti de... karşısındaki Millet İttifakının üyesi. Kamuoyu yoklamalarına göre de ; ilk yapılacak seçimden ve Cumhur dan sonra, iktidara gelecek olan Millet İttifakı değil mi ? Yani, bugün yıkmaya çalıştığınız CHS nin bir üyesi, sizi ziyarete gelmiş ! Kapıda karşılayıp, odanızda çayınızı ve kahvenizi ikram edip, görüşme sonunda, kapıya kadar da yolcu edebilirsiniz... Edebilirdiniz !
Ama işbu kanka samimiyetinizi, bilardo oyunları gibi şeyleri servis etmeniz, siyaseten yakışık almadı sayın Özlem URAL ! İl Başkanı demek, bizzat GENEL BAŞKANI temsil ediyorum demektir ! Mesela, sayın Meral AKŞENER, parti binasının dışında, sizin gibi bir fabrikası varsa, o fabrikaya da bir AKP li Belediye Başkanı heyeti ziyarete gelseydi, onlarla bilardo oynar mıydı ? Oynardı diyorsanız, diyeceğim bir şey yok ! Yarınlar için AKP nde, yeriniz hazır nasılsa...
LAKİN işbu görüntüler için, elmecbur bişeyler diyeceğim... Üzgünüm !
Birincisi, bu ziyaret nedendi ? Ziyaretin nedeni ve içeriği hakkında, basına yansıyan bir geniş açıklama görmedim. Gördüğüm ; sayın Özlem URAL kendi sosyal medyasından, ...SEKTÖR ( Kimya Sektörü olması lazım), Firma ( LİTERATÜR Kimyanın bilançosu ve faaliyet alanları olabilir.), Savunma Sanayii ( İHA-SİHALAR ve Bandırma ya kurulacak AĞIR METAL ATIK KİMYA ANA METAL OSB si...) burada ana metal ve ve savunma sanayiinde kullanılacak ürünler üretilecek yaaa, sanırım sayın YÜCEL, başta Özlem Hanımın şahsında, İYİ Partili sanayicileri bu alana davet etmiş olabilir.
Öyle ya, Güney Marmara yı yok edecek 1/100.000 ÇDP ve 1/50.000 Kıyı Planlarını AKP-MHP-CHP-İYİ PARTİ liler birlikte ve kapalı kapılar arkasında... gerine gerine, ortaklaşa yürütüyorlar değil mi ? Dikkat edin, ANA METAL OSB Patronlarıyla yapılan gizli toplantıların içeriğini, mütevelli heyetinde Bandırma CHP li Belediye Başkanı ve OSB mütevelli heyeti üyesi Tolga TOSUN olmasına rağmen, hala BALIKESİR liler ve Bandırmalılar bilmiyor değil mi ? Özlem URAL-Yücel YILMAZ görüşmesinin nedenini de, içeriğini de, Balıkesirliler bilmiyor ve bilmeyecek elbette ! Amenna ve sadakna !
Sayın ÖZLEM URAL, Balıkesir de İYİ Parti İl Başkanı olurken, il başkanı oldum diye ileride milletvekili adayı olmayacağım diye söz vermişti... hatırlıyorsunuz. Ama, B.Ş Belediye Başkanı Adayı olmayacağım diye, söz vermemişti. Siyasette bu tür adaylıklar, elbette herkesin hakkıdır ve Özlem hanım bir bakmışsınız İYİ Partinin veya Millet İttifakının B.Ş Belediye Başkan Adayı oluvermiş ! Oluvermiş de, kazanma şansı var mı, o göreve yeterliliği var mı ? Bunları, o gün gelirse tartışırız tabii ki...
İYİ Parti Balıkesir Teşkilatı bilinmeli ki, hala İsmail OK un, hala Koray AYDIN ın güdümünde bir teşkilat olarak hatırlanıyor. Geçtiğimiz dönemde Millet İttifakının adayı olarak, milletvekili İsmail OK B.Ş Belediye Başkan Adayı olarak seçimlere girmiş ve bile bile kaybetmiş ve Balıkesir bile bile, AKP ye geri verilmişti. Öyle ya ; 10 bin civarında oy ile kaybetmişti Millet İttifakı !
Millet İttifakının bileşeni olan DP bile seçime ayrı girmiş ve bir ilçe belediyesini kazanmıştı (Şimdi CHP ne geçti.) ! HDP de seçime ayrı girmiş ve kayba neden olan kadar oyu da, onlar da almıştı değil mi? Millet İttifakını, bileşenlerini parçalayan ve bölen bu taktiğin mimarı ; İYİ Partinin milletvekili İsmail OK idi, Teşkilatlanmadan sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Koray AYDIN idi değil mi ?
Hatırlayın, İsmail OK Aday yapılırken bütün teşkilatlanmalar ona bırakılmıştı ve o da ; istidiği kişileri il-ilçe başkanı yapmış ve yönetimleri belirlemiş ve hatta İYİ partiye yıllarca, faşizanca... ÜYE bile kaydedilmemişti. Bakınız il ve ilçe teşkilatlarına, üye kaydetmeden, delege seçimlerine gitmeden parti teşkilatları oluşmuş, oluşanlar da hala aynı faşizan yöntemlerine devam ediyorlar ve istemedikleri adamları, partiye üye bile yapmıyorlar değil mi ? ŞAK ŞAK ŞAK ! Alkışlamak lazım Özlem URAL il yönetimini ve biatçı ilçe yönetimlerini.... ŞAK ŞAK ŞAK !
Haaa, bkz mesela ; İYİ Parti Bandırma İlçe Başkanı kaç tane basın açıklaması yapıp, demeç vermiş ve kaç tanesinde, AKP ni veya Ağır Metal OSB yi eleştirmiş veya soru sormuş ? Kaçar tane basın toplantısı yapıp, basını ve halkı ve dahi seçmenlerini bilgilendirmişler ? Bu soruyu/ları bütün Balıkesir İYİ Partilileri yaşadıkları yerde, bence sorsunlar ve sorgulasınlar. İl ve İlçelerin basiretlerini ve yeterliliklerini görsünler. Öyle ya, AKP İLE YANDAŞ VE ORTAK PROJELER YÜRÜTEREK Mİ, PASİF İKTİDAR OLACAKSINIZ ?
Geçmiş seçimlerdeki hatalarınızı tamir yerine, o hatalarda ısrar edip pekiştirerek mi iktidar olacaksınız ? Sahi, il yönetimlerinin 10 bin oy yüzünden kaybettikleri seçimleri sorgulayıp, DP veya HDP üzerine, İYİ Parti yöneticilerinin gittiklerini gördünüz mü hiç ? DP bile şimdi CHP ne geçti değil mi? Hata ve eksikleri giderme tamirat yok, pekiştirme var çünkü !
İYİ PARTİ Genel Merkezinin, işbu olayları görmesi gerekiyo,r görmüyor mu ? Müdahale etmesi gerekir, etmiyor mu ? Parti okulu kurup, il-ilçe yöneticilerini eğitmesi gerekiyor, eğitmiyor mu ? Komprador patronlarla, patronların dostu rotaryen-lionslarla ilişkiyi kesecek, kesmiyor mu ? O zaman, Türkiye yi bilemem ama, İYİ Parti Balıkesirdeki iktidar talebinden, Belediyeyi kazanmak sevdasından vazgeçecek arkadaş ! Siyaset yapmaktan da vazgeçecek ve BİLARDO OYNAMAYA, devam edecek arkadaş !
Balıkesir B.Ş Belediye Başkanlığı Millet İttifakında kalırsa, ittifak yine İYİ Partinin adayını Millet İttifakı Adayı yaparsa, yapacaksa... tek alternatifiniz var arkadaşlar. Susurluk Belediye Başkanı Nurettin GÜNEY’i, bu göreve, şimdiden hazırlayınız... Bilardoculuk yaparsa, özel ilişkilerinde özel pozlar verirse, onunda biletini kesiniz... 08/12/2021 NOGAYTÜRK
Bir 11 kişi ve şunu diyen bir yazı 'Turkcell uoyon 19:25 you %73 rayiuo Mustafa Aslantekin 2s Literatür Kimya, Özlem Ural ve TC Özgür Sönmez ile birlikte. Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Yücel Yılmaz Baski Genel Müdür Yardımcısı Hüseyin Yurdakul ,Organize Sanayi Bölgesi Müdürü Mesut Eray, Balıkesir 'in kıymetli iş insanı Metin Bayram ve beraberindeki heyet fabrikamıza ziyaret gerçekleştirdiler. Kendileri ile sektör, firma ve Savunma Sanayimiz hakkında geniş kapsamlı görüştük. Literatür Kimya Ailesi olarak fabrikamıza teşriflerinden dolayı teşekkür ederiz.. Haber Kaynağı Arkadaşlar Gruplar Bildirimler Menu' görseli olabilir
2
1 Yorum
Beğen
Yorum Yap
Paylaş

Bir 10 kişi, ayakta duran insanlar ve şunu diyen bir yazı 'Turkcell woyen 19:25 yop A %73 ayro Mustafa Aslantekin 2s Literatür Kimya, Özlem Ural ve TC Özgür Sönmez ile birlikte. Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Yücel Yılmaz Baski Genel Müdür Yardımcısı Hüseyin Yurdakul ,Organize Sanayi Bölgesi Müdürü Mesut Eray, Balıkesir 'in kıymetli iş insanı Metin Bayram ve beraberindeki heyet fabrikamıza ziyaret gerçekleştirdiler. Kendileri ile sektör, firma ve Savunma Sanayimiz hakkında geniş kapsamlı görüştük. Literatür Kimya Ailesi olarak fabrikamıza teşriflerinden dolayı teşekkür ederiz.. Haber Kaynağı Arkadaşlar Gruplar Bildirimler Menu' görseli olabilir

7 Aralık 2021 Salı

Ramazan Narin - Gazi Güder - Milli Yazılım

v. Artuğ Sayıner... Bandırma Füze Kulübünün kurucu 7 üyesinden biri... 2018 de hayattaydı ve milli yazılım panelimizde konuşmuştu...

https://www.youtube.com/watch?v=v8sHwp3FohU





2018 de bu programa katılan, sunucu Ahmet KAYA, Panelist Gazi GÜDER, Füze Kulübünün son üyesi Av. Artuğ SAYINER...artık aramızda yok...! Ramazan NARİN

https://www.youtube.com/watch?v=v8sHwp3FohU

3 Aralık 2021 Cuma

FAİZİN (riba) EN HAFİFİ, KİŞİNİN KABE ÖNÜNDE

FAİZİN (riba) EN HAFİFİ, KİŞİNİN KABE ÖNÜNDE.....


EKONOMİST değilim, devlet büyüklerimi dinleyerek önümü görmeye çalışıyorum !
Şeytanın 3 ayağı ;  FAİZ – DÖVİZ - BORSA imiş !  (Ekonomist Osman ALTUĞ)
Abdullah ibni Mesud (Radiyallahu Anh) şöyle dedi: “Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): ‘Faiz yetmiş üç baptır. Onların günah cihetinden en hafifi, kişinin annesi ile zina etmesi gibidir. Bilin ki, faizin en şiddetlisi Müslüman kişinin ırzıdır!’ buyurdu.” Hakim 2259, İbni Mace 2274, İbnu’l-Carud 647, Albânî Cami 3539.... Sahih bir hadis olduğu, teyid edilerek söyleniyor... Amenna ve sadakna !
Türkiye, ekonomi politikalarında Sayın Cumhur Başkanının isteği doğrultusunda, yeni bir döneme girdi. Nâs sûresi var, FAİZ SEBEP... ENFLASYON SONUÇ ! Faiz, insanları fakirleştiren bir unsur... Yani, faizden kurtulmamız, faizi indirmeyen T.C Merkez Bankası Başkanlarını da görevden almamız gerekir. Özellikle dini inancımıza göre, İslamiyete vurgu yapılarak bu şart deniliyor! Amenna ve sadakna ! 
Son aylarda gelişen bu faiz politikası karşısında da, ilginçtir DÖVİZ yüzdeyüz % yükselmiş, 7 liradan 14 liraya çıkmış ve sanırım bu da önemli değil ki, devleti yönetenlerimiz merkez bankasındaki politika, dövizlerin yükselmesine aldırış etmeden, bankalardan kredi kullananların faizlerine yansımayan politika faizlerini düşürmeye devam ediyorlar ve edecekler...
Devlet diyor ki ; işadamlarımız ve sanayicilerimiz faizle kredi çekerek yatırım yapamıyorlar, onların önünü açacağız ve düşük faizle para kullanan sanayicilerimiz sayesinde üretim-istihdam ve vergi artacak ve memleket huzura kavuşacak ! Öyle mi ?
Politika faizlerinin düşürülmesi ile oysa, döviz korkunç boyutlarda yükseliyor ve piyasadaki her madde ve mamul dövize endeksli olduğundan, fiyatlar aşırı yükseliyor ve halkın alım gücü düşüyor değil mi ? Tane ile domates, bardak ile yağ almaya kadar fakirleşen bir halk var ve fakirleşmek ise sorun... Faizlerin düşürülmesinden dolayı halk bizzat fakirleşiyor !
Yani, kişinin annesiyle zinası kadar günah olan bir günahtan bahs ediyoruz. Günaha girmememiz için, gram faize bulaşmamalıyız yani ve NAS var, NAS ! Faiz, takdir ve takip ettiğim Ekonomist Osman ALTUĞ Hocaya göre, sadece şeytanın 1 ayağı...! Diğer ayaklar, döviz ve borsa...
Şeytanın bir ayağı olan FAİZ le oynayınca, şeytanın diğer ayakları döviz ve borsa hareketleniyor değil mi ? Faiz ayağını kesiyoruz, döviz ve borsa ayağı metrelerce yükseliyor değil mi ?
Dedim ya ekonomist değilim. Şeytan 3 ayaklı ise, gücüm yetiyorsa 3 ayağını da terbiye ederim. Birini terbiye etmem sorunu ortadan kaldırmıyor çünkü...Gücüm yetmiyorsa da, o ayaklarların biriyle meşgul olmam. Zira ; oynadığımız faiz ayağı yüzünden, gemi azıya alan döviz, beni dövüyor arkadaş ! Şeytanın bir ayağını tutarken, şeytan diğer iki ayağı ile beni tekmeliyor arkadaş ! 
FAİZ ile ilgili, kitabımız Kuranı Kerimde de pek çok ayet ve sureler var. Pek çok da hadis ve içtihatlar var. Faiz sarmalına bulaşmamış bir sistem, faizle iştigal etmemiş bir devlet, faize muhatap olmamış bir toplum var mıdır ? Ben bilmiyorum. Birine bir borç veriyorsunuz ve bunu 5 sene sonra aynı miktar ile almayı kabul edecek bir zeka ile de hiç karşılaşmadım. Verdiğinin üstünde alanlar bunu kar payı, kur farkı, enflasyon v.s diye de arlandırsalar, biliyoruz ki faizle iştigal edilmiştir.
AKP, 20 senedir tek başına iktidar, 2018 den beridir de, verin bana oyları tek başına tek adam ve başkan olayım görün işbu şeytanın ayaklarını nasıl kırıyorum diyen bir zihniyet ile idare ediliyoruz değil mi ? FAİZ, 2002 yılında yoktu da, dış güçler mi 2021 yılında faizi bize soktular ? Dövizin yükselmemesi için, daha önce 128 milyar dolar rezervimizi hiç ettik, dün de hem merkez bankası başkanını değiştirdik ve yine üstelik borç aldığımız milyar dövizlerle yine piyasaya müdahale ettik ve dövüşü ve oyunu şimdi böyle sürdürüyoruz. Sürdürüyoruz da, ben emekli olduğumda ilk maaşımla 14 çeyrek altın alan bir alım gücüne sahiptim, şimdi ise 2 tane çeyrek altın alım gücüne düşmüş vaziyetteyim.
BENİM MEMURUM İŞİNİ BİLİR ! zihniyeti tamam da, memur ve bürokrasi maşallah 3 maaş, 5 maaş, 15 maaş alarak işini biliyor da, emekliler bunu nasıl bunu becerecek ? Ben bilmiyorum !
Bari konuşalım diyoruz, bu sefer NAS var, yasalar var diyorsunuz arkadaş ! Ama unutmayın var olan sadece sizler ve kalkanınız olan NAS ve YASALAR değil, bu ülkede yaşayan, daha doğrusu yaşamaya çalışan VATANDAŞLAR da var ! Biliyor musunuz bunu ?
2002 de asgari ücret 222.000, 222.00 TL idi.  Emekli maaşı 285.000, 285.00 TL. Çeyrek altın, 20.000, 20.00 TL idi. Dolar da 1.35 idi... 14 tane küçük altın alabiliyormuşum yani... Bana şimdi ekonomik kurtuluş savaşından kimse bahsetmesin. 20 yılda alım gücümün nerelere düştüğünün farkındayım ve sadece benden çalınan 12 küçük altının da nereye gittiğini biliyorum ! Bilmediğim, İŞİMİ bilmiyorum !       
İşbu hadisi şerifte önümde duruyor ve durmaya devam edecek ! ‘Faiz yetmiş üç baptır. Onların günah cihetinden en hafifi, kişinin annesi ile zina etmesi gibidir. Bilin ki, faizin en şiddetlisi Müslüman kişinin ırzıdır!’ Allah, ben 2002 de bütün paramı dövize yatırmışsam, borsaya yatırmışsam ve bugün, ekonomik kurtuluş savaşında dolar milyoneri olmuşsam, herhalde bana bu günahı yazmaz, yazmamıştır değil mi ? Tanrı bizi faizden korusun ! 02/12/2021 NOGAYTÜRK

"Manipülatif Siyasi PROVAKATÖR'lük Yapmayın"



"Manipülatif Siyasi PROVAKATÖR'lük Yapmayın"






Türk toplumunun dürüst bir yöneticisini, dürüst bir belediye başkanını bir siyasi parti lider asla tehdit edemez. 
Bu tehdit dili yanlıştır, bu söylem bir siyasi provokatörlük tür.
Mansur yavaş'ı tehdit ederek gelecekte, Türk  halkının siyasi aydınlığını, yarınlarını  karartmaya çalışan, siyasi manipülasyon tuzakcısı ve provakatörü: Türk milletinin aydınlık geleceğine siz değil büyük ortağınız da  engel olamayacaksınız.
Türk toplumunu, siyasi fosil olmuş düşüncelerinizle provaka ederk yönlendirmeye çalışmayın. 
Türk toplumu, sizin gibi  dili pervasız, perdesiz, konuştuğunuz dili, asla kabul etmemekte, daima red etmemektedir. Konuştuğunuz "sövgü hakaret  dilini" Türk toplumu  asla onaylamamaktadır.
Sövgü dili size ve siyasi yol arkadaşınız
RTE ye size, ikinize, sizin dillerinize yakışır  ancak. 
Bu tehdit vari dille ancak sizler gibi düşünenlere, fikri düşüncenizi kabul  ettirebilrsiniz. 
Milli şuuru açık, hiçbir Atatürk milliyetçisi, ülkücü insana bu ucube tehdit vari düşünceyi, kabul ettirebilmeniz imkanınız olmayacaktır . 
Bu mesnetsiz, tutarsız konuşmaları yapmanız, sadece kendi garabetinizdir. 
Türk milletinin Atatürkçü milliyetçi ükücüleri, dürüst  bir yöneticisi 
Mansur başkanı yanlız bırakacakları kanısında değilim . 
Mansur Yavaş yalnız değildir. 
Mansur Yavaş başkanın, Türk halkının en az yüzde 70'i yanındadır. 

Fosil olmuş siyasi düşünceleri Türk halkına yedirmeye çalışmayın.  
Yeter artık Türk toplumu sizin gibi düşüncesi ucube figürlerden siyasetçilerden kurtulmak istiyor. 
Sokakta "Ülkücü olmayan" ancak ülkücü gibi görünmeye çalışan  güdümlülerinizden, tehditlerinizden de hic bir Türk  halkı nın korkmadığını bilmenizde fayda var. 
Tehdit edeceksiniz, Mansur Yavaş'ı değil 40 senedir uğraştığımız  bela var, oda Pkk ve terörist odaklar. 
Kaç tane PKK'lıyı sokaklarda dövdü yada öldürdü, Ülkücü dediğiniz yandaşlarınız.?
Bu soruların cevabını bulun önce. 
İşte bu diyerek bize, Türk halkına bir gösterin de biz de görelim şu ÜLKÜCÜ arkadaşları.
Türk halkının gariban sıradan vatandaşlarına tehditvari davrandığınızı ve çeşitli şekillerde sokaklar'da tartakladıgınızı, dövdürdüğünüzü, tehdit ettirdiğinizi bilmediğimizi de zannetmeyin!
Sizin gücünüz ancak sokaktaki gariban kimsesiz, savunmasız Türk vatandaşına yeter, ona da arkadan çakallar gibi saldırırsanız, pusuya düşürürsünüz, en iyi yapabildiğin şey bu.
Ahmet Türk gibi PKK'lı hainlerine yardım edersiniz ve kodesten çıkartılmasına vesile olursunuz ancak. 
Darağacı sehpasına mahkum olmuş, kalemi kırılmış, Pkk lideri Apo piçini idama göndermediğiniz gibi.
PKK lideri Apo piçinin imralı'dan yazdığı mesajı okuyarak onun yazdığı siyasi yazıya destek veren de sizsiniz. 
Türk milliyetçiliği buysa, sizin Türk  milliyetçiliğiniz yere batsın.
Milliyetçiyim diyerek Türk toplumunu yanıltıp kandırmayın. 
Siz milliyetçi değil, olsa olsa sadece siyasi manipülatif ve siyasi provokatör olabilirsiniz
Türkiye'de yaptırdığınız tüm siyasi manüpilatif siysi oyunlardan Türk halkının, Atatürkçü Türk  milliyetçilerinin hepsinin bilgisi ve haberi var, bilginiz olsun !!!
Atatürkçü Türk milliyetçiliği ülkücülüğü sizin gittiğiniz yol asla değil...
Yolunuz Türk ülküsü değil.
Türk milliyetçiliği asla değil.

ismailazakoglu@gmail.com

1 Aralık 2021 Çarşamba

SIRADA ORMAN ALANLARIMIZIN TALANI YADA SATIŞI MI VAR ?

SIRADA ORMAN ALANLARIMIZIN TALANI YADA SATIŞI MI VAR ?









''169. Madde. Devlet, ormanların korunması ve sahalarının genişletilmesi için gerekli kanunları koyar ve tedbirleri alır.

Yanan ormanların yerinde yeni orman yetiştirilir, bu yerlerde başka çeşit tarım ve hayvancılık yapılamaz''.

Ormanlarımızın, Orman bakanlığı tarafından, çesitli bakanlıklara kiralanarak, 169. Madde ortada dururken, yasaların arkasından dolanarak, peşkeş mi çekilecek?

Kamu yararı denilerek, dolambaçlı bir yoldan ormanlarımızı birilerine peşkeş mi çekecekler?

Ya da satacaklar mı?

Akp iktidarının elinde satabileceği kamu teşekkülü ve kurumlara bağlı bir varlık kalmadığı için, satabilecek tek şey kaldı, o da devlet arazı ve orman alanları.

Yasaların arkasından dolanarak ormanlarımızın satışa çıkarılması söz konusu dur.

Devlet Ormanı, orman yasası169. madde hâlâ yürürlükte iken bu yasa çığnenemez, çiğnenmemesi gerekir !

Sayın bakan Bekir Pakdemirli Türk halkını yanıltmayın, yanıltılmasına müsaade etmeyin.









Ormanlarımızın talan edilmesine göz yumup, müsaade etmeyin.

Orman yasası169. Madde bu tür satışların yapılması, durumuna kapalı.

Orman bakanlığı genelge ile başka bir devlet kurumuna arazı, veya orman alanlarını kiralanabilir veya 49 yıllığına satabilir.

Sattığı, ya da kiraladığı araziler kesinlikle kamu yararı olması ön şartı gösterilmiştir.

TC Tarım ve Orman bakanlığı devlet ormanlarını sattığı kurum, bir başka 3. kişiye kiralar veya açık beyanla satabilir.









Devletimizin ormanları, Orman Bakanlığı devreye sokularak, herhangi bir Tc bakanlığa kiralanabilir veya satılabilir.

Satın alan, yada kiralayan bakanlık, kıralandığı yerin satılmasının önünün açılması anlamına gelir.

15 Temmuz 2016 darba kalkışmasının arkasında olduğu, hatta darbe kalkışmasının finansörü olduğu dillendirilen Arap ülkesi ile ilişkiler, ne değişti de yeniden geliştirildi?

Düşmanlık durumundan, dost haline gelişti?

Eğer bu arap ülkesi Birleşik Arap emirlikleri de olsa paranın her suçu, her ihaneti, her melaneti kapatıyor, anlayışı düşüncesinde mi olmalıyız ?

Akp genel baaşkanı sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın Birleşik Arap Emirlikleriyle ilgili son düşüncesindeki söyledikleri; ''Kadim tarihi biz beraber inşa ettik, beraber paylaştık paylaşıyoruz bizim Körfez ülkeleri ile aramızda çok ciddi bir iş birliği potansiyeli mevcut. Karşılıklı faydaya dayalı yeni projeleri de ortak yatırımlar için bir fırsat olarak görüyoruz''.

Özelleştirme; X-1 Devlet arazisi veya kamu taşınmazı, yabancı ülkeye ve ya ülkelere yatırım mahiyeti adı altında satılamaz !.

Akp bu talanı yaparsa, yapmaya yeltenir ise, Türk halkı ve siyasi otorite sivil toplum kuruluşları Akp hükümetinin bu yanlışlarına dur demeli.



ismailazakoglu@gmail.com

29 Kasım 2021 Pazartesi

OSMANLININ BATIŞINDA NEDEN AVRUPA MI ?


 

OSMANLININ BATIŞINDA NEDEN  AVRUPA MI ? 

Tarihçi değilim, Türk Vatandaşı bir Türk olarak bakıyorum olaylara... 

1299-1923...Osmanlının 624 yıl süren, inişli-çıkışlı saltanatı söz konusu. Türk Selçuklu Devletinin yıkılışının ardından, birleşemedikleri için, Selçukluyu yıkan BEYLİKLERİN bir tanesi, devamında Karesi Beyliğinin katılması ile TÜRK DEVLET geleneğini devam ettirdik ve Osmanlı Devletini, Ertuğrul Gazi-Osman Gazi ile kurduk.  

Halep'te bulunan türbesini koruyamadığımız için, Osman Gazinin dedesi olduğu ileri sürülen Süleyman Şah Türbesini, şimdi... Anadoluya naklettik. Osman Gazi’nin dedesi Gündüz Alp 'tir ve onun da dedesi Kaya Alp oğlu Süleyman Alp’tir. 1.Tutuş tarafından 4 Haziran 1086 tarihinde Halep'te öldürülen, Anadolu Selçuklu Devleti’nin kurucusu Kutalmışoğlu Süleyman Şah ile, türbesini taşıdığımız Süleyman ALP karıştırılmaktadır. Osmanlıyı yüceltmek kaygısını taşıyan Cumhuriyet Dönemindeki Osmanlı sevdalıları, bu karışıklığı belki de, bile bile yapmaktadırlar, bilemem !  

1299 da kurulan ; Osman Bey ve yakın arkadaşları ve Ahiler (esnaf grubu), Gaziyan-ı Rum (Anadolu Gazileri), Fakiyan_ı Rum (Bilim insanları), Abdalan-ı Rum (Dervişler-Ozanlar), Bacıyan-ı Rum (Anadolu Kadınları), Alperenler (savaşlara gidenler) ile birlikte Bilecik’teki Osmanlı Beyliğidir. (Kadın Haklarını savunanlar, öncelikle bütün Türk Devletlerinin ve Osmanlının ve dahi Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundaki kadınları örneksemelidir.) 

1326 Yılında,-tarih yazıcılarına göre- Osman ve Orhan Bey ile, Bursa'yı fetheden Osmanlı Beyliği, burayı payitaht (Başkent) yaparak, Osmanlı Devletini kurmuşlardır. 1345 te de Balıkesir havalisindeki Karesi Beyliği Osmanlıya katılmıştır. Yani 56. Türk Devleti Osmanlının kuruluş tarihinin, 1326 olarak belirlenmesinde bile, bir mahsur yoktur ve isabetlidir. 

Osmanlıda saltanat, ‘tek başkan-tek meclis’ geleneği olarak Osmanoğulları ailesinin egemenliğine bırakılmış ve babadan-oğula geçen yönetimlerle, yıkılışa kadar 600 sene sürdürülmüştür. 

TÜRK Devlet geleneklerini (57 Devlet) incelediğimiz zaman, komşularımızla ve diğer dünya devletleri ile pek te iyi geçinemediğimiz ve diğerleri dediğimiz devletlerin, Türkler üzerinde binlerce yıldır YOK ETME güdüsü taşıdıklarını biliyoruz. Bugün "DIŞ GÜÇLER ,DIŞ GÜÇLER" diye bağıranların unutmaması gerekir ki, geçmişteki bütün Türk Devletleri dış güçlerle sürekli mücadele ve savaş içerisinde olmuştur. Bundan sonra da olacaktır. Eşyanın tabiatı budur. 

Osmanlının yükselmesi, hamaseten söylediğimiz 3 kıtada hüküm sürmek şeklinde, Kanuni Sultan Süleyman dönemine devam etmiş, Osmanlı İmparatorluğu döneminde, strateji olarak, zaman kazanmak adına ya da 7 Milyon metrekarelik İmparatorluk coğrafyasından alınan haraçların konforunda  gerek görülmediği için  Avrupallılara, ecnebilere ve yabancılara verilen ekonomik, adli, idari vb. hak ve ayrıcalıklar olan Kapitülasyonların en büyüğü ve genişi 1535 te Fransızlara imtiyaz olarak verildi.  Ve bu imtiyazların devamı neticesinde  Balıkesir/Susurluk/Sultançayır Köyündeki, dünyanın en büyük rezervi BOR-BORAKS Madenleri, Kaz Dağlarındaki madenler ve limanlarımız Fransız işletmesine girdi, biz beceremedik siz yiyin dendi.

1569, 1581, 1597, 1614, 1673 ve 1740 yıllarında da ecnebilere Osmanlılar tarafından yeni yeni kapitülasyonlar verilmiştir. Verilen tüm "Kapitülasyonlar"imtiyazlar, SEVR ile eşdeğerdedir. Kapitülasyonlar, ekonomisi güçlü olanların, ekonomisi zayıfları (Osmanlı gb) sömürmesi şeklinde devam etmiş,  1740 kapitülasyonlarıyla, Fransa'ya tanınan haklar daha da genişletilmiş, diğer batılı ülkelere de aynı hakların tanınması kabul edilmiştir. 1740 kapitülasyonlarından sonra Osmanlı sınırları içerisindeki yabancı devletlere, çok geniş ticaret yapma olanakları sağlanmış, hatta bu haklar sayesinde İstanbul'da yabancı postaneler bile açılmıştı.Bkz. 1920 lerdeki İstanbul ve Anadoluya... Bandırma Limanı dahi, 1535 ten itibaren, 1926 Kabotaj Kanununa kadar Fransızlar ve Yunanlılar tarafından işletilmiştir. İşbu sömürüler devam ederken, Osmanlı saltanatı saraylarda zevk-ü safa içinde maalesef devam ettirilmiş, en sonunda Anadolu'nun ve İstanbulun işgali ile  SEVR, tarafımıza dayatılmıştır. 

Şimdi, bu sömürülere ve işgallere rağmen, Osmanlıyı sadece atamız diye, MUHTEŞEM PADİŞAH lar ile idare edilen, dünyanın 1 numaralı devleti olarak kabul etmemiz, herhalde mümkün değildir. Madenleri, ticareti, limanları sömürülen... MUHTEŞEM olamaz ! 

OSMANLININ YIKILIŞ NEDENLERİ... 

Osmanlıyı yıkan Fransızlar mıdır, imtiyaz verdiğimiz Venedikliler midir ?, Cenevizliler midir ? İngilizler midir?v.d midir ? Hepsidir ama önce kendimize bakalım. Kapitülasyonları imzalayan mandacı Osmanoğulları ve aileden gelen muhteşem padişahları mesul saymadan mı, 36 padişahın 35 inin hanımlarının ecnebi sırp hırvat olduğuna, veliahtların yabancı hatun çocuklarından seçildiğine bakmadan mı, halifeliği alışımızı irdelemeden, emperyalist Fransızları mı suçlayacağız bilemem... 

Osmanoğullarının, bu işgallerden ve sömürülerden haberi yok mudur yoksa ? İstanbul un işgalinde bile Osmanoğulları, hanedan ve hanedan fertleri... işgale karşı hangi savaşı vermişlerdir ? Bazen merak ediyorum...7 Düvelin işgaline uğradığımız dönemde, emperyalistlere karşı savaşan ve şehit düşmüş hanedan var mıdır ? Tamam, İstanbul u fetheden de Osmanlıydı... ama işgalinde sus pus kalıp, gemilere binip imtiyaz verdikleri ecnebi ülkelere kaçanlar da ( Padişah Vahdettin gb) Osmanlı hanedanı ve ailesi değil miydi ?  

Osmanlı'yı yıkan unsurlar...Dediğim gibi tarihçi değilim, lakin yıkılışın sorumluluğunu sadece dış güçlere bağlamak da benim için yanlış...Osmanoğulları saltanatında bir Balıkesirli olarak dikkatimi çeken diğer bir hadise ; özbe öz Türk olan Karesi Beyliğinden sarayda görev alan kimler olmuştur mesela ? Öyle ya ; koskoca TÜRK UNSURU bir beylik, Osmanlıya iltihak etmiş ama idarede, özellikle Fatih'ten sonra bir tane Karesi Beyi yok ? Bu eksiklik,YA DA BU TERCİH  yıkılışın nedeni değil midir ? 

Şimdi siz gelin, Başbuğ ATATÜRK’ü Osmanlıyı yıkan olarak, dinsiz-imansız olarak görün emi ! Ama sakın, arap ihanetlerini Talkan-Curcan Türk katliamlarını, Seydibeşirde asit kuyularına atılan halife ordusu Türkleri ve Lavrensi. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kuruluş tarihi ve ilkelerini, hatırlamayın mesela ! Kabotaj Kanunu da hatırlamayın, kapitülasyonların kaldırılışını, LOZAN Anlaşmasını da, İstiklal Savaşlarımızı da hatırlamayın. Sakarya yı, Dumlupınarı da hatırlamayın...! 5 Eylül'de SUSURLUK ta neler olmuş, 6 Eylül de BALIKESİR de neler olmuş, 17 Eylül de Bandırma da neler olmuş..o kahpe işgallerde neler olmuş .sakın hatırlamayın ! Hatırladığınız tek nida, PADİŞAHIM ÇOK YAŞA ! olsun. 

Halen arap seviciliği yaparken, İngiliz Amerikan mandacılığını savunan gafillerimiz yüzünden, BAŞBUĞ ATATÜRK e uzanan diller ve eller! Hatırlatırım. TÜRKİYE TÜRKLERİNDİR! Ve Türkiye Cumhuriyeti ilelebet devam edecektir. Emperyalizme karşı, dünyadaki ilk ve en iyi örnek, bağımsız T.C. Devletidir. 

Nogaytürk RAMAZAN NARİN

24 Ekim 2021 Pazar

''ADALETSiZ ÜLKE''



''ADALETSiZ ÜLKE''
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komisyonu'nun Haziran 1948'de hazırladığı ve birkaç değişiklik yapıldıktan sonra 10 Aralık 1948'de, BM Genel Kurulu'nun Paris'te yapıla 183. oturumunda kabul edilen 30 maddelik bildiridir.

Bildirinin imzalanmasında, II. Dünya Savaşı'ndan sonra devletlerin, bireylere tanınan hak ve özgürlüklerin güvence altına alınması konusunda birleşmesi de etkili olmuştur.
Eleanor Roosevelt bu bildiriyi "Bütün insanlık "Magna Carta (Magna Karta)" olarak tanımlamıştır.

10 Aralık 1948'de İnsan Hakları Evrensel Beyannamesine imza atmış bir Türkiye.
...Ve ardından1956 da Avrupa konseyine üye olmuş, İnsan Hakları Mahkemesi'ne imza koymuş, taraf olmuş.
Hukukun üstünlüğü ilkesinde demokratik toplum oluşturma ülküsünü adalet terazisinin şaşmadan yürüyeceğine tüm demokratik ülkeler kendi adına, Türkiye cumhuriyeti olarak ta kendi adına sen de imza atmışsın.
Son günlerde 10 tane ülkenin büyükelçilerinin bir bildiri ile, Türkiye'deki hukukun üstünlüğünün çiğnendiğini, büyükelçilerin yayınladığı ortak bildiride bir ortak tavır koyulmuş. Özelde "Osman kavala"'nın konusu geçtiği davanın İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne aykırı olduğunu açıkça ifade etmişlerdir.
Bildiri yayınlayan kişiler, özelde birer birey büyükelçi olarak görünse de her biri bir ülkeyi temsilen bu bildiriye imza atmışlardır.
Kim bu bildiriye imza atan ülkeler? Yeni Zelanda ve Kanada hariç, tümü NATO Ülkesi en başta Amerika Birleşik Devletleri Almanya Fransa Norveç Belçika Hollanda gibi ülkeler; Akp hükümeti olarak en başta sayın cumhur başkanı ve Akp genel başkanı, yani yürütmenin başı olarak sizi, dolayısıyla ülkemizi açıkça alenen uyarıyorlar!
Türkiye'deki adaletin işlemediğini hukukun çalışmadığını, demokrasinin çiğnendiğini, Türkiye Cumhuriyeti hükümet yöneticilerine açıktan tehdit gibi uyarıyorlar.
Bir hatırlatma notuyla yakın geçmişimizde bir olaydan özet olarak örnek olması açısından bahsedeyim.
Emekli 100 tane Generalimizin geçtiğimiz aylarda Türkiye Cumhuriyeti hükümetini uyarı niteliğinde bir ikaz yazısı yazarak, Türkiye Cumhuriyeti'nin demokrasiden uzaklaştığını Hukukun üstünlüğü ilkesinden ayrıldığını adaletin çalışmadığını yasaların uygulanmadığı başlığı altında bir uyarı yazı yazmışlardı.
Bu uyarı yazısı üzerine yürütmenin başı sayın cumhurbaşkanı Akp Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Akp hükümeti ve tüm sözcü ve grup başkanları da olmak üzere bu yazı, hükümetimizi alenen tehdit etmektedir dediler !
Bu bir bildiridir.
Darbe çağrısıdır, diyerek yaygara koparmışlardı...
Apar topar Akp hukukçuları ve tarafından olay hemen mahkemeye taşınarak bu emekli generallerimizin bir çoğu mahkemelerce darbe çağrısı yapıyormuş algısı verilerek çeşitli suçlara maruz kalarak içeriye atıldı.
Akp hükümeti genel başkanına ve Cumhurbaşkanımıza Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın soracağımız soru şu; Sayın Cumhurbaşkanım bu emekli generallerin size göre bir bildiri yayınlaması, bize göre de hükümeti Devleti Türkiye Cumhuriyeti'nin uygulanmayan yasaları için yürütmenin başındaki, en baştaki kişi olarak sizleri ve hükümetinizi uyarı niteliğindeki yazı, bir darbe söylemi ise, darbe çağrısı ise,
10 tane ülkenin büyükelçilerinin size, hükümetinize dolayısıyla ülkemize atfen yayınladıkları tehdit gibi bu bildiri nedir?
Bunun cevabını vermenizi özellikle sizlerden istirham ediyorum! Hemen ardından televizyonlarda çıkan açıklama beyanınızda o ülkelerin büyükelçileri istenmeyen adam ilan ederek sınır dışı edilmesi için bakanlarıma talimat verdim diyorsunuz.
Bu sözlerinizi doğru bir söylem olarak kabul edelim, ancak bizim Türkiye Cumhuriyeti olarak yürütmenin en başındaki kişi olarak Ticaret yaptığımız ülkelerin % de 85'i bu yukarıda adını saydığımız ülkeler.
*Aklımızla mı alay ediyorsunuz?
Ya da kendi tarafınızı, yani sizi cumhurbaşkanı olarak görmek isteyen Partili taraftarlarınızı mı ikna etmeye çalışıyorsunuz?
Bu bildiriyi yayınlayan ülkeler bizden ticareti kestiği zaman anında

ülkemiz yerle bir olur, dolar 20 lira olur.
Siz biraz bence aklınızı başınıza alın, attığınız adımları hesaplı atmalısınız.
Böyle show yapar gibi düşüncesiz, atılan adımların zararı, bilançosu, faturası ülkemize zarar veriyor.
Bize vatandaş olarak zarar veriyor.
Sizlerin tuzunuz kuru.
Bir eliniz yağda.
Bir eliniz balda.
*Ülkemize milletimize zarar vermeyin, yeter artık.
Çenenizi her açtığınızda batılı ülkelere salvolar yaptığınızda çekilen sıkıntıları Türk halkı olarak biz çekiyoruz, biz yaşıyoruz...
*Eşit, adil ve onurlu bir yaşam için, insan haklarının korunması için hepimize düşen sorumlulukları bugün de hatırlatmak ve Hayata Destek olarak bu konuda birlikte çalışmaya her zaman hazır olduğumuzu belirtmek isteriz. Birlikte bir gelecek hepimizin hakkı…
ismailazakoglu@gmail.com

www.azakoğlu.blogspot.com

İsmail Azakoğlu ile '' AMFİ ÖZEL ''

 KONUK;  Atilla Yıldırım Elektrik, Elektronik Müh. Tarihçi.. Konu; Türk Tarih Tezine Geçiş.