2 Ocak 2022 Pazar

AKP'nin ZAM SAĞANAKLARI BAŞLADI !


AKP'nin ZAM SAĞANAKLARI BAŞLADI !

2022 yılı Akp zamları sağanak yağmur gibi başladı !

Zamlar; Doğal gaz, elektrik, akaryakıt, köprü geçişleri için zamlı tarifeler 1 Ocak'tan itibaren geçerli.

Türkiye yeni yıla doğal gaz, elektrik, akaryakıt ve köprü geçişleri için 1 Ocak'tan itibaren uygulanmaya başlanan zamlarla girdi.








İstanbul Ticaret Odası (İTO) verilerine göre ise İstanbul'un yıllık enflasyonu yüzde 34'ü aştı.
Boru Hatları ile Petrol Taşıma AŞ'den (BOTAŞ) yapılan duyuruya göre, 1 Ocak'tan itibaren doğal gazda mesken tarifesine yüzde 25, sanayi aboneleri için geçerli tarifeye yüzde 50, elektrik üretim amaçlı tarifeye de yüzde 15 zam yapıldı.













BOTAŞ'ın internet sitesinde yayımlanan Ocak ayına ilişkin tarife tablosuna göre, konut tüketicileri için gaz dağıtım şirketlerine uygulanacak satış fiyatı, mevcut tarifeye göre yüzde 25 artışla bin metreküp doğal gaz için 1860 TL oldu. Ocakta yıllık tüketimi 300 bin metreküpün üzerinde olan sanayi abonelerinin tarifesinde, bin metreküp gazın fiyatı yüzde 50 artışla 6 bin 300 liraya, elektrik üretim amaçlı tarife de yüzde 15 artışla 5 bin 520 liraya çıktı.


göstergeKAYNAK,
Türkiye yeni yıla doğal gaz, elektrik, akaryakıt ve köprü geçişleri için 1 Ocak'tan itibaren uygulanmaya başlanan
zamlarla girdi. İstanbul Ticaret Odası (İTO) verilerine göre ise İstanbul'un yıllık enflasyonu yüzde 34'ü aştı.
Boru Hatları ile Petrol Taşıma AŞ'den (BOTAŞ) yapılan duyuruya göre, 1 Ocak'tan itibaren doğal gazda mesken tarifesine yüzde 25, sanayi aboneleri için geçerli tarifeye yüzde 50, elektrik üretim amaçlı tarifeye de yüzde 15 zam yapıldı.

BOTAŞ'ın internet sitesinde yayımlanan Ocak ayına ilişkin tarife tablosuna göre, konut tüketicileri için gaz dağıtım şirketlerine uygulanacak satış fiyatı, mevcut tarifeye göre yüzde 25 artışla bin metreküp doğal gaz için 1860 TL oldu.
Ocakta yıllık tüketimi 300 bin metreküpün üzerinde olan sanayi abonelerinin tarifesinde, bin 
metreküp gazın fiyatı yüzde 50 artışla 6 bin 300 liraya, elektrik üretim amaçlı tarife de yüzde 15 artışla 5 bin 520 liraya çıktı.
Son 24 saatte nelere zam geldi? İşte kalem kalem yeni zamlı hayatımız!

Son zamlar, büyük zorluklar içinde geçinmeye çalışan vatandaşların tepkisine neden oldu.
2022 zam yağmuru ile başladı.
2021 yılının sonlarına doğru yaşanan döviz kurundaki dalgalanma nedeniyle temel gıda ürünlerinden tekstile, araç fiyatlarından hizmet sektörüne birçok alanda fahiş artış yaşanmıştı. Artış yılın ilk gününde de kendini gösterdi. 2022 yılıyla beraber vergiler, trafik cezaları, köprü-otoyol geçiş ücretlerinin zamlanması yetmiyormuş gibi elektrik, doğalgaz, akaryakıt fiyatlarında yüksek artış yapıldı.


Resmi Gazetedeki tarife tablolarından yapılan hesaplamaya göre, elektrik tarifelerinde mesken, sanayi ve ticarethane abone grupları için vergi ve fonlar dahil ortalama yüzde 52 ile yüzde 130 arasında değişen oranlarda artışa gidildi.
Konutlarda kullanılan doğalgaza yüzde 25 oranında zam yapıldı. Elektrik üretim santrallerinin kullandığı doğalgazın satış fiyatı yüzde 15, sanayide kullanılan doğalgazın fiyatı ise yüzde 50 arttı.
Enerji Petrol Gaz İkmal İstasyonları İşveren Sendikası (EPGİS), akaryakıt ürünlerinde fiyat artışı olduğunu duyurdu.
motorinde 1 lira 29 kuruş, benzinde 61 kuruş ve LPG'de 78 kuruş fiyat artışı gerçekleşti. EPGİS'in açıklamasında, "Pompa satış fiyatlarına yansıyacak.



Bu zamlara göre üç büyük ildeki ayarlamalar; Ankara'da benzinin ortalama litre fiyatı 12.98 lira oldu. Benzinin litresi İstanbul'da 12.92 liraya, İzmir'de 13 liraya çıktı. Ankara'da motorinin litre fiyatı ortalama 12,80 lira oldu. Motorinin litresi İstanbul'da 12.74 liraya, İzmir'de 12.82 liraya çıktı. LPG'nin litre fiyatı da Ankara'da 8,80 liraya, İstanbul'da 8.76 liraya ve İzmir'de 8.64 liraya yükseldi.
İstanbul'da Avrupa ile Asya kıtalarını denizin altından birbirine bağlayan Avrasya Tüneli'nde otomobil geçiş ücreti 2022 yılı boyunca her gün 05.00-23.59 saatleri arasında tek yönde 53 lira, 00.00-05.00 saatleri arasında yüzde 50 indirimli olarak 26.50 lira olarak belirlendi.


İstanbul'daki boğaz köprülerinde de geçiş ücretleri 2022 yılında iki eşit parçaya bölünerek iki yönlü olarak alınacak.
15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde ve Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nde tek yönlü otomobil geçiş ücreti 8.25 lira olarak belirlendi. Buna göre araç sahipleri gidiş-geliş toplam 16.50 lira ödeyecek.

2021 yılında tek yönlü geçiş ücreti 13.25 liraydı.
Öte yandan Türkiye genelindeki otoyol geçiş ücretlerine de çeşitli oranlarda zam geldi.
Buna göre, otomobil grubu için en düşük MTV tutarı 109 liradan 136 liraya çıktı. En yüksek MTV tutarı ise 50 bin 107 liradan 62 bin 633 liraya yükseldi.


Motor silindir hacmi 1300 cc ve altı 1-3 yaş otomobillerin motorlu taşıtlar vergisi (MTV), 2022'de 1313 lira ile 1576 lira arasında değişecek.
Aynı yaşta, motor silindir hacmi 1301-1600 santimetreküp otomobillerin vergisi de 2 bin 287 lira ile 2 bin 746 lira arasında olacak. 4001 santimetreküp üzerinde motor silindir hacmine sahip otomobillerin vergisi ise 57 bin 415 lira ile 62 bin 633 lira arasında hesaplandı.


Yıllık vergi tutarı, 1-6 yaş minibüslerde 1570 lira, aynı yaştaki 25 kişiye kadar otobüslerde 3 bin 965 lira, 1500 kilograma kadar kamyonet, kamyon ve benzeri araçlarda 1408 lira olacak.
İndirim yalnızca MTV'de yapıldığı için diğer vergi, harç ve cezalarda yeniden değerleme oranı yüzde 36.2 olarak uygulanmaya devam edecek.


Buna göre: 2021'de 144 lira olan emniyet kemeri kullanmamanın cezası 2022'de 196 liraya, kırmızı ışıkta geçmenin, cep telefonuyla konuşmanın ve muayenesiz araç kullanmanın cezası 314 liradan 427 liraya çıkmış oldu.
Ehliyetsiz araç kullanmanın cezası 2 bin 698 liradan 3 bin 674 liraya çıkarken, sahte plaka takmanın cezası da 6 bin 687 liradan 9 bin 107 liraya yükseldi.
Resmi Gazete'de yayımlanan Hazine ve Maliye Bakanlığı Muhasebat Genel Müdürlüğü Genel Tebliği ile değerli kağıtların 2022'de uygulanacak satış bedelleri de yeniden tespit edilmişti.


Buna göre: Noter kağıdı 25 lira, pasaport 225 lira, değiştirme nedeniyle düzenlenen Türkiye Cumhuriyeti kimlik kartı 37.5 lira, kayıp nedeniyle düzenlenen Türkiye Cumhuriyeti kimlik kartı 75 lira, sürücü belgeleri 280 lira, motorlu araç tescil belgesi 250 lira bedelle temin edilebilecek.


Mobil telefon aboneliğinin ilk tesisinde alınan maktu vergi yeniden değerleme oranı olan yüzde 36.20 artırılarak 117 lira oldu.
492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarifelerde yer alan maktu harçlar da yeniden değerleme oranında yeniden düzenlendi.
2022'de mahkemeye başvurma harçları 37 liradan, icraya başvurma harçları 80.70 liradan başlayacak. İflasın açılması veya konkordato isteğiyle masaya katılma harcı 133 lira olacak.
2022 için belirlenen yüzde 36,2'lik yeniden değerleme oranı sonrası pasaport, ehliyet ve tapu harçlarındaki değişimler şöyle olacak:
* 180 lira olan pasaport defteri ücreti 225 liraya çıktı.
* 6 aya kadar olan pasaport harcı 227 liradan 309 liraya yükseldi.
* 1 yıllık pasaport harcı 331 liradan 450 liraya,
* 2 yıllık pasaport harcı 542 liradan 738 liraya,
* 3 yıllık pasaport harcı 770 liradan 1048.7 liraya,
* 3 yıldan uzun süreli pasaport harçları ise 1085 liradan 1478 liraya çıktı.
* Ehliyet harçları ise A sınıfı için 271 liradan 369 liraya,
* B sınıfı için 820 liradan 1116.8 liraya,
* F ve H sınıfı için de 271 liradan 369 liraya çıktı.
* 2020'de 1839 lira iken 2021'de 2 bin 6 liraya yükselen yurt dışından getirilen tapu harcı ise 2022'de 2 bin 732 liraya çıktı.
Emlak vergi değerleri, 2022'de bu yıla ait yeniden değerleme oranının yarısı (yüzde 18.10) kadar artırılarak hesaplanacak.


Buna göre: Ülke sınırları içinde bulunan mesken nitelikli taşınmazlardan bina vergi değeri 6 milyon 173 bin liranın üzerinde olanlar değerli konut vergisine tabi olacak.
Vergi oranlarına esas mesken nitelikli taşınmaz değerlerinin alt ve üst sınırları da yeni yıl için yeniden değerleme oranının yarısı kadar yükseldi.
Bu kapsamda, vergi oranlarına esas mesken nitelikli taşınmaz değerlerinin alt ve üst sınırları 6 milyon 173 bin lira ile 9 milyon 260 bin lira arasında olanların (bu tutar dahil) 6 milyon 173 bin lirayı aşan kısmı için binde 3 olarak tespit edildi.
Söz konusu taşınmazlardan değeri 12 milyon 347 bin liraya kadar olanların (bu tutar dahil) 9 milyon 260 bin lirası için 9 bin 261 lira, fazlası için binde 6'lık oran belirlendi.
Değeri 12 milyon 347 bin liradan fazla olanlarda sınır, bu tutar için 27 bin 783 lira, fazlası için ise binde 10 olarak hesaplandı.

Yeniden değerleme oranı eğer yüzde 36.2 olarak belirlenirse trafik cezaları 2022 yılında şöyle olacak:
Ruhsat bulundurmayanlar, plakayı farklı yere takanlar: 166 lira
Emniyet kemeri takmayanlar, park ve duraklama yasaklarına uymayanlar, kavşaklarda geçiş hakkına uymayanlar, kask takmayanlar, kurala uymayan yayalar, rahatsız edecek düzeyde yüksek sesle müzik dinleyenler: 196 lira

* Engelli parkını zaptetme: 392 lira
* Seyir halinde cep telefonu kullananlar, kırmızı ışıkta geçmek, hız limitini yüzde 30 aşanlar, muayene yaptırmayanlar: 427 lira
* Korsan taksi tercih eden yolcular: 607 lira
* Geçersiz ehliyetle araç kullananlar: 739 lira
* Plakanın şekliyle oynayanlar: 760 lira
* Tehlikeli maddeyi izinsiz taşıyanlar: 826 lira
* Yayaya öncelik vermeyenler: 860 lira
* Kış lastiği kuralına uymayanlar: 1137 lira
* Alkollü araç kullananlar, aracına çakar takanlar, hız limitini yüzde 50 aşanlar: 1823 lira
* Korsan yolcu taşıyanlar: 1823-9125 lira
* İkinci kez alkollü yakalananlar: 3091 lira
* Tescilli aracı plakasız kullananlar: 3091 lira
* Ehliyetsiz araç kullananlar: 3674 lira
* Aracıyla keyfi spin atan, drift yapanlar: 9125 lira
* Uyuşturucu alarak araç kullananlar: 9410 lira
* Araç yükleme kurallarına uymayanlar: 408-502 lira


MOTORLU TAŞITLAR VERGİSİ

ismailazakoglu@gmail.com

30 Aralık 2021 Perşembe

COVID-19 AŞISI VE BEDENSEL ETKİLERİ !

COVID-19 AŞISI VE BEDENSEL ETKİLERİ !

Vücudumuza enjekte edilen aşıların içeriğini incelediniz mi ?

aşıların içindeki enzimleri incelemediyseniz başlıca vücudumuza bunlar enjekte ediyorlar; Domuz geni, bebek fetüsleri ,maymun geni, alüminyum, baryum, cıva ve daha bilmediğimiz, yüzlerce zararlı maddeler var..






BIONTECH aşısının başlıca içindekiler;

Tablo 1. Pfizer-BioNTech (mRNA) Aşısının içindeki kimyasallar.

Aktif maddeler; SARS-CoV-2'nin viral başak (S) glikoproteinini kodlayan nükleozid ile modifiye edilmiş mRNA

Aktif olmayan bileşenler;

2[(polietilen glikol (PEG))-2000]-N,N-ditetradesilasetamid

1,2-distearoil-sn-glisero-3-fosfokolin

Kolesterol

(4-hidroksibütil)azanediil)bis(heksan-6,1-diil)bis(2-heksildekanoat)

Sodyum klorit

Monobazik potasyum fosfat

Potasyum klorür

Dibazik sodyum fosfat dihidrat

Sakaroz

Evet maalesef gerçek bu..

Merak ediyorsanız detaylı araştırın..

Sizi kandırırlar, zayıflatılmış mikrop virüs enjekte ediyoruz diye!

Sizin bedeninize enjekte edilenlerden yakın vadeli tarihlerde bedeniniz nasıl bir reaksiyon gösterecek haberiniz var mı?

Aşılarla ilgili uzun vadeli geçmiş bir çalışma var mı?

Bedenimize yaptırdığımız aşılardan, bedenimiz, Çernobil faciası gibi bir facia yaşamayacağına kim garanti verebilir?

Ülkeler aşı yaptıkları vatandaşlarına rıza imzası attırıyor, bu durum şu demek; Ben aşıyı kendi rızamla oluyorum, bedenime, bana olacaklardan devletim ve Dünya sağlık örgütü sorumlu değildir diye imza atıyoruz.

Aşıların yan etkilerini bilimsel olarak etraflıca hiç bir bilim adamı, veya devletimizin sağlık kurumu, sağlıkla ilgilenen bilim kurulu dahi halkın anlayacağı dilde açıklama yapmışlardır.

Aşıların önümüzdeki 5 yılda veya 10 yılda insanlığa bedensel nasıl bir yan etkileri olabilirliğini sorgulamalıyız !

Kısaca bedenimize enjekte edilen aşılardaki durum bu...



AKP nin MÜLÂKAT ZULMÜ..!


AKP nin MÜLAKÂT ZULMÜ !

AKP, gerçekten intikamcı..

Nasıl mı ?

CHP Dönemlerinde 60 lı yıllar... Köy Enstitülerine solcular, CHP referansları ile doldurulmuştu! Hatırlayalım. MHP nin de, MSP nin de olduğu Milliyetçi Cephe koalisyon hükümetleri döneminde, Köy Enstitülerindeki sol kadrolaşma uygulamasına karşı (1975-76-77) , Sağcılar, özellikle MEB na öğretmen yetiştirmek için, Eğitim Enstitülerine sınavdan sonra mülâkatla, ülkücüleri ve yandaşlarını aldılar...



( Ben de 1976 girişliyim de, ben 410 puan almıştım öss den Makine mühendisliğini de kazanmıştım ama orada solcular hakim olduğu için, ben de eğitim enstitüsünü tercih ettimdi. Yani salt ülkücü olduğum için torpille girmedim.) 1978-79 da tekrar Ecevit ve sol gelince, Eğitim Enstitülerine bu defa tekrar solcular alındı, yetmedi... alınanlar, (3) yıllık yüksek okul için 45 günde mezun edilip, (3) ayda tayinleri de yapıldı... Bu kısasa kısas siyasi kadro imalatı, maalesef hep oldu. Diğer bakanlıklarda da, işbu torpilli mülâkat sistemi veya arkadan dolanıp girenler, hep oldu. Adamsınız diye değil, adamın adamı iseniz, ve adamınız var ise... işe alındınız! SHP nin yerel ve genel iktidarları da sol iktidardı. Onlar da alevi ve kürt kadrolaşmasına önem verdiler ve adalet bakanı bile ne dedi ? Faşist-kafatasçı ülkücüleri mi alacağım ? Almadı tabii. Ne solcu devrimci öğretmenler, ne de; sağcı ülkücü öğretmenler, bugünkü, intikam alan AKP neslinin yetişmesine, engel olamadı! Ama, işbu 2002 de solcu geçinen sahte Atatürkçülerin, bilerek yaptıkları başörtüsü zulmü gibi zulümlerden sonra, şimdi gelen intikamcı AKP gibi, hiçbiri 20 yıl iktidar süremedi. O koalisyonlarda adalet yoktu ama, değişe değişe yönettikleri için, denge vardı. Devletin kadrolarında solcular da vardı, ülkücüler de vardı, hatta MSP dönemlerinden kalan, milli görüşçüler de, aleviler de, kürtler de... fazlasıyla vardı. 20 yıldır, bu denge bitirildi. 60 lı, 70 li, hatta Evren ve Özal ın, 80 li yıllarda devlete doldurdukları, ya öldüler, ya da emekli oldular...2002 de doğanlar şimdi 20 yaşında, 2002 de işe alınanlar, şimdi emekliliklerini doldurdular değil mi ? Türkiye'de sanki sadece tarikatçılar ve muhafazakar AKP liler yaşıyormuş gibi, orduya, yargıya, yürütmedeki bütün kurum ve kuruluşlara... gerekirse sorular ve cevaplar çalınıp, yandaşlara verilerek, gerekirse yazılı sınavda 100 alsa da torpil mülakatları ile, hatta Devletin tamamına... sadece AKP li, sadece tarikatçı yandaşlar alındı. Bırakın mülakatı, üniversite soruları ve cevapları çalındı ve yandaşlara verildi bu ülkede. Bu ülkede liyakat için kurulan KPSS soru ve cevapları çalınıp onlara verildi ve yandaşlara... Ve o yandaş hırsızlar, şimdi hakim-savcı-polis-akademisyen,subay, genel müdür falan oldular devlette böylece.... Bkz Fetullahçılara (şimdi terör örgütü FETÖ), devlete yüzbinlerce alınmışlardı değil mi? Alanlar, MUKTEDİR AKP liler değil miydi ? Şimdi de, nakşiler-süleymancılar, İsmail Ağa cemaati, Menzil cemaati v.d , yani alnı secdeye varanlar, ENSAR-TÜGVA-AKP Referansları ile, devletin bütün kadrolarına dolduruldu ve doldurulmaya, devam ediyor değil mi ? Sözde KPSS diye bir sınav sistemi çıkarıldı ve KPPS den puanını alanlar, devlete liyakat ile yerleşeceklerdi değil mi ? Ama, öyle olmadı. Üstüne mülakat geldi, üstüne arkadan dolanmak, hülle geldi, Belediyede müdür yapılıp, ordan devletin bir bakanlığına genel müdür olarak atananlar dahi oluştu. Yani gerçek şu ki ; yarın CHP iktidara gelirse biliniz ki, işbu 20 senelik AKP kadrolarına karşı, eli mecbur bu defa solcuyum diyenleri yerleştirecekler değil mi? Hak mıdır bu uygulamalar? Liyakat ve adalet olmadan, hele yok sayılıp ötelenenlerin, bu vatanda yaşadığı yok sayılarak yapılan bu siyasi uygulamalar, unutmayınız ki bir faşizmdir! 20 yıldır uygulanan personel faşizminin karşılığı, GELECEK SEÇİMLERİ CHP alırsa, 20 yıllık CHP kadrolaşması faşizmi olmalı mı? Olmamalı mı.... ? Bunu da siz düşünün! Bandırma da, (3) dönemdir devam eden CHP nin yerel iktidarında, belediyeye hep sözde veya çakma solcular, seçimlerde afiş astı, şak şak yaptılar diye... işe alındı değil mi? Hatta, Bandırmalı olmayanlar bile, sol siyasetten alındı değil mi? Hatta ve hatta B.Ş AKP li diye, biraz da AKP liler bile alındı değil mi? Ve hatta Lionsların, Rotaryenlerin getirdikleri falan alındı. Peki, bizim CHP li Belediyedeki mülakatlar, adil mi idi? Elbette değildi. Tıpkı Ankara gibi, tıpkı Balıkesir gibi... Adamın, adamcıklarına iş verildi ! Bugün Milli Eğitim Bakanına gidecek olan, CHP Genel Başkanı Kemal KILIÇDAROĞLU, hak diyecek, hakkaniyet diyecek ve mülakatı kaldırın falan diyecek te, yarın kendisi iktidara gelince, ister istemez torpile susamış tabanını dinleyecek ve o da devleti torpilleyecek, bilin de! Devam edin beyler... Devlet sizin, mevkii makamlar sizin! Garibin, gurabanın, fukaranın, kimsesizlerin, dulun-yetimin hakkını... tepe tepe YİYİN ! Iksırıncaya kadar, tıksırıncaya kadar hak YİYİN ! Nasılsa bu yedikleriniz, sizden çıkmasa bile, sizin çoluk çocuğunuzdan, ilâhi adalet varsa, nasılsa çıkacak! Çektirdiğiniz acıları, sizler de bir gün bir şekilde çekeceksiniz ! Benden demesi....  NOGAYTÜRK


ismailazakoglu@gmail.com

28 Aralık 2021 Salı

Anunnaki Irkının bir mesajı mı var ?


Anunnaki Irkının bir mesajı mı var ? Anunnakiler kimdir, nedir, nereden geldiler, amaçları neler, Sümerler ile bir bağlantısı va rmı ? Dahası Anunnakiler gerçek mi ? Tüm sorularınıza cevap bulabileceğiniz Uzun bir araştırma videosu.





ismailazakoglu@gmail.com

25 Aralık 2021 Cumartesi

GÖZLERİME BAKIN NE GÖRÜYORSUNUZ?

GÖZLERİME BAKIN NE GÖRÜYORSUNUZ?

Hazine ve Maliye Bakanı Nurettin Nebati, Trt de katıldığı söyleşide, adına yeni ''ÜRÜN'' dedikleri, merkez bankasının uygulanacak politika faizini anlattı.

Bakan Nurettin Nebati; Gözlerimin içine bakın ne görüyorsunuz?



Sayın bakan Nebati, Gözlerinizin içinde baktığımızda derinlerde, büyük bir fetöcülük görüyoruz.

Haramzadelelerin yeni uyduruk şahzadesi bakanını görüyoruz.
Akp ve avanelerinin, Türk lirasında haysiyet, şeref, onur bırakmadığınızı gorüyoruz.
Amerikan $ Dolarını, Türk lirasına kefil yaptığınızı görüyoruz.
Faaize karşıyım diyen Recep Tayyip Erdğanın faiz karşıtlığı söylemine, uydurduğunuz kılıfı görüyorüz.
Devletimizin hazinesine, Türk halkınını vergilerine göz diktiğinizi görüyoruz.
Zenginlerin bankadaki TL mevduatlarını, yükselen yada alçalan döviz karşısında korumak için, ödenecek faize uydurduğu kılıfı görüyoruz.
Kur korumalı mevduat faizinin eden zararı nereden çıkacak ; Merkez Bankası'nın, hazinesinin, dolayısıyla, halkın cebinden çıkacak.
Yani kısacası, zengini zarar etmesin diyerek, mevduat sahibi, zarara uğradığı takdirde, döviz yada TL mevduatı, vergi veren sıradan vatandaşın, yoksulun cebinden faizi tazmin edilerek hazineden ödenecek.
Hazine ve halkın vergilerinin biriktiği vergiler, Devleti yönetenlerin kendi öz sermayelariymişcesine har vurulup harman gibi pervasızca savruluyor.
Siyasi iktidarın bu günkü sahibi Akp ve avaneleri, harcadıkları paralar, kendi paraları olmadığı için, İstedikleri gibi savurgan, yani babalarının parasıymış gibi kullanabilmelerinde esas sorun.
Ülkeyi yöneten siyasi erk Akp, 2021 yılının son aylarında tamamen açığa vuran ekonomik çöküntünün, kötü gidişin önünü alabilmek, Türk toplumunu yeni bir algoritmayla ikna etmeye çalışıyor.
Adına ''Yeni ürün'' dedikleri saçma sapan, siyasi algoritma manüpülasyonu.
Kısaca değinmem gerekirse, nedir bu ''Yeni ürün''; Devletin kasasını, Türk halkının hazinesini zenginlerin bankalardaki tasarrufuları TL ye çevrilerek, tl mevduatı olarak faizde kalacak.
Yapılan politik kur politikasıda şu; Zenginlerin bankalardaki döviz cinsinden mevduat tasarrufları, erimesin diyerek, TL ye çevrilerek, serbest kurdaki dalgalanmadan etkilenmemesi için yapılan bir banka faiz politikası.
Örneğin ; % 15 Olan ortalama banka faizini baz alır isek, döviz kurundaki yükseliş, yada alçalış karşısında, TL ye dönüştürülen mevduat, etkilenmeyecek.
Etkilenmeyecek, çünkü zarar eden mevduat sahibi, dövizin yükseldiği oranda, bankanın verdiği faiz dışında tasarruf sahibine hazine tarafından ödenecek
Yani tasarruf sahibinin her şekilde zarar etmesi durumunda, zararının, hazineden karşılanacak olmasıdır.
Kısacası Türk halkının ödediği, hazinede biriken vergiler, zengine peşkeş çekme ürünü, adına Yeni ürün dedikleri Ucube sistem.
AKP li arkadaşlar Mehter mi çalalım. Çay mı atalım?
Hadi yine iyisiniz.
Toplum olarak arkamızdaki kazık biraz daha büyüdü.
Siz yandaşlar anlayamazsanız da.
Hep birlikte üstüne oturduğumuz kazığın farkına varmasanız da.
Rahat oturabiliyor, kalın da seviyorsanız.
Rahatlık versin demekten başka bir temenni yok sanırım.
ismailazakoglu@gmail.com

22 Aralık 2021 Çarşamba

Nasılsınız tl ye dönüşen yoksullar?


Nasılsınız tl ye dönüşen yoksullar?

RECEP TAYYİP ERDOĞAN'a göre
''FAİZİ ALMAK VE VERMEK İÇİN YENİ KILIF''
köprüler, yollar geçiş garantili.
Havaalanları uçuş garantili.
Hastane ler hasta garantili.
Artık faizler hazine garantili.
Evde otururken; geçmediğin yola, gitmediğin havaalanına, yatmadığın hastaneye para öderken, şimdide bankada parası olana faiz ödeyeceğiz.
Artık yeni vergilerimiz garanti gösterilecek.
Türk işi yeni bir şey deneniyor dedikleri, hazinenin ve merkez bankasının % yüz zarara uğratacak ucube bir sistem.
Sistemden öte, faize karşıyım diyen RTE için yeni bir faiz verme alma kılıfı demek en doğru söylem olur.








Neymiş efendim; Siz bankadaki döviz mevduatınızı tl ye çevirirseniz, bankadaki mevduatınız döviz yükselirse, tl ye dönüştürerek yatırdığınız mevduatınız eğer döviz yükselir ise, yükselen kur üzerinden tl yatırımınız hesaplanarak, zararınız hazineden ve merkez bankasından karşılanacak.
Rahmetli Turgut Özal'ın en son 1987 yılında kapattırdığı bu ziyankar sistem. Kısacası şunu demiyorlar: Hazineyi merkez bankasını zarara uğratan sistem. Bize Türk halkına yedirmeye çalıştıkları bu saçma düzen. Recep Tayyip Erdoğan hani faize karşı ya işte te tamda onun söylemlerine kılıf uydurabilecekleri bir sömürü faiz sistemi.
Örnek; Ben bankaya yatırdığım döviz mevduatımı bankaya giderek ben döviz mevduatımı tl ye dönüştürmek istiyorum diyecek, eğer tl ye dönüştürdüğüm mevduatım %15 karımın haricinde döviz yükselir ise yükselen döviz kuru üzerinden, tl ye dönüştürdüğüm mevduatımın zararı tazmin edilecek. Yani kısacası devletimizin kasaları tam takır olmuşken hazineye ve merkez bankasına ek yük getirecek. Şimdi bize sistem dedikleri bu ne idüğü belirsiz şeyin akımına kapılmamızı istiyorlar. Aklınız yatıyorsa, bankadaki tasrrufta ki dövizinizi mevduatınızı dönüştürün, hayde buyrun tl ye dönüştürün !
Nasılsınız tl ye dönüşen yoksullar?
Dolarsız, dövizsiz mevduatsızlar..
ismailazakoglu@gmail.com

20 Aralık 2021 Pazartesi

GERÇEKLER CAN YAKAR SEDAT KUTBEK ! İŞ NASIL BULUNUR ?

GERÇEKLER CAN YAKAR SEDAT KUTBEK ! İŞ NASIL BULUNUR ?


Bay KUTBEK ; ‘Mutaassıp Siyaset Çocukları..’ diye yazdığım yazıdan ziyadesiyle gocunmuş olmalı ki, ismimi başlık yapıp ‘RAMAZAN NARİN’İN ACI İTİRAFI’ diye bir yazı yazmış... Aynı gazetedeki yazarların bu şekilde kapışması hoş olmasa da, şahsi gibi görünen bu mevzuunun, toplumun kanayan yarası olduğunun ve gerçeklerin ortaya çıkması bakımından, yararlı da olabilir... 







Mutaassıp Siyaset Çocuğu by Sedat KUTBEK... Evet, mutaassıp demek, tutucu ve bağnaz demektir. Ailene zaten bişey demedim (onları savunmana gerek yok), ama siyaseten tutucu ve bağnaz olan sensin. Okuduğunu bile anlamaktan acizsin ki, benim ailemde mutaassıp yok ben de çağdaşım falan...Yahu ben sana ne dedim MUTAASSIP SİYASET ÇOCUĞUSUN ! Yani, mutaassıp aile çocuğu falan demedim. Komünistleşememiş, eski devrimci-sosyalist, ama CHP nin üyesi olarak siyasetin içindesin de, siyasette bir varlığın, bir mevkii makamın, bir sıfatın  falan olmamasına rağmen, AKP Trolleri gibisin. 
O deyimi bilerek kullandım by Sedat... Siyasette BAĞNAZSIN, siyasette TUTUCUSUN ! Varsa yoksa... hala sosyalizm diyorsun, CHP de aslan sosyal demokratlık yapmaya çalışıyorsun da, mensubiyetçilik ve tutuculuk, paçalarından akıyor ! YANDAŞ lık yaparken, şahısların avukatlığına kadar kendini yükseltiyorsun. Bizi savun diye, o abilerin sana görev buyurmuşlar olabilir. Amenna !
İtirafen Demişsin ki ; “Belediyeden, rant isteyen, ya da rantı kesilen kişiler... veya Belediyeden çocuğu-yakını için iş isteyenler...” Başkan Tolga TOSUN u eleştiriyor...Bak bak sen, ELEŞTİRİLEMEZ ! dediğin kişiler var amenna da, ben dahil pekçok partiliniz de vatandaş ta ROTARYEN-LİONS CHP lileri eleştirebilir, OSB de patronlarla işbirliği ve kapalı kapılı ardında gizli toplantılar yapan, mütevelli Belediye Başkanını da eleştirebilir kardeşim. Eleştirileri sınıflandırmak ve eleştirilemez demek ancak senin gibi CHP lilere yakışır ! Haaa, MÜTEVELLİ kelimesi de osmanlıca ! Kullandığın VELHASIL da ! 
Bu arada, ETİMADEN önündeki arazinin CHP liler tarafından, kamu zararı yaratılarak satışına da bişey dememişsin, lions ve rotaryenlerin CHP deki işgallerine de bişey dememişsin, OSB Patronlarıyla işbirliği yapan ve yarın için BANDIRMA nın geleceğini tehdit eden 1/100.000 ÇDP, 1/50.000 Kıyı Planları için de bişey dememişsin ? İşe alınanların liyakatı hakkında hırsız çıkanlar, tecavüzcü çıkanlar, bankamatik çıkan çakma solcular için de bişey dememişsin !  Tıpkı savunduğun başkanlar gibisin... Onlar demezse, sen de demezsin... değil mi ? 
Senin gibi solcular beni çok güldürüyor inan...OPORTONİST (çıkarcı) falan demişsin de, mutaassıp ı herkes anlar da, oportonist i herkes anlamaz be by Sedat ! Böylesi birkaç süslü kelime kullanınca kenrinizi ÇAĞDAŞ-AYDIN entellektüel sayıyorsunuz da, bu halk ı cahil yerine koyup, kendi kendine gelin güvey olup, ELİTİST hastalığına bulaşıyorsunuz !
GELELİM TÜRKİYEDE İŞ BULMAYA...
Feriştah olsanız, iki üniversite bitirip yüksek lisans bile yapsanız... bir işe girmek için DAYI dediklerinize, size referans olacak ağır abilere, yani elinizden tutacak etkili ve yetkililere eliniz mecbur gideceksiniz. Torpilin, iltimasın, kayırmacılığın, nepotizmin olmadığı zaman, olmadığı bir parti falan yok !  Hani eskiden YEŞİLÇAM için bir efsane vardı ya... Filmlerde artis olmak için, REJİSÖRÜN odasından geçeceksiniz diye ! O efsane, şimdi iş arayan herkes için maalesef var. Anne veya babasınız mesela, çocuğunuza en iyi okullarda tahsil yaptırdınız mesela... Diplomalı çocuğunuz, bütün gün sizden harçlık alıp evde oturursa, rahatsız olursunuz değil mi ? Niye çalışmıyorsun, niye iş bulmuyorsun diye, çocuğa bir de takaza yaparsınız değil mi ? 
O tahsilli çocuk da ne yapar ? Kendisine yardımcı olacak bir siyasi arar, bir bürokrat arar... Eğer onlara ulaşacak beceri ve çevresi yoksa da, önüne gelen yere işbaşvurusu yapıp, CV bırakır değil mi ? CV lere bakanlar da, aman şu çocuk bu işin uygun elemanı, liyakatı var, karizması var... bunu işe alalım demez. CV lere bakanlar, ne yaparlar biliyor musunuz ? Kendilerine isim tavsiye edecek olan siyasi yoldaşlarına, amirlerine ve abilerine bakarlar...Örneğin ; Belediyeye alınacak bir eleman için, başkanların, meclis üyelerinin, ağır siyaset büyüklerinin, tavsiyelerine bakılır. Sıkıysa onların dediğini alma işe... ( AKP li C.Öztaylan kontenjanından, Belediyeye alındığı iddia edilen mühendisi unutmadık mesela !) 
Yani ekmek aslanın ağzında değil artık, midesine inmiş, elinizi önden mi uzatırsınız ağzına, arkadan mı kullanırsınız o elinizi o ekmeği almak için bilemem ! Her iki halde de, tehlikedesiniz ! Tıpkı by Sedat ın benimle ilgili bir hususu, sanki hırsızlık yapmışım, sanki yolsuzluk yapmışım gibi, ortaya atması gibi ! Ben TOLGA TOSUN u niye eleştiriyormuşum ? Çocuğumu işe almadı diye, öyle mi ? Oysa ben işçi alımlarını falan değil, daha çok masonları ve atık kimya ağır metal patronlarıyla yapılan işbirliğini ve Bandırmalılara ait Belediye mülk ve arazilerinin satışını eleştirdim. Haaa, raha eleştireceğim çok dosya var elimde by Sedat, abilerine söyle ; ROTARYEN-LİONS olmakla, o kökü dışarda derneklerin büroları tabelaları yok ve Belediyeye asmışsalar,  bu eleştirilerden kurtulamayacaklar !
Tamam ben genç olduğu için, AKP nin Belediyeyi almasını istemediğim için, millet ittifakı ve CHP Adayı olarak seçime giren TOLGA TOSUN a destek verdim. 2 yıl kredi de verdim. Türkiye Cumhuriyetinin bir vatandaşı olarak, trilyonlarca vergi ödemiş, yüzlerce öğrenci okutmuş ve yüzlerce insana iş vermiş, onlarca kişiye iş bulmasında aracı olmuş biri olarak, bir baba olarak ve 2 üniversite bitirmiş bir çocuğumun evde oturmaması için TOLGA TOSUN dan iş istedim mi ? Evet istedim. Bunu istemek, çıkarcılık, hırsızlık, hak yemek, şerefsizlik veya utanç vesilesi değildir by sedat ! Bilakis, Bandırmalı olarak bir hakkımdır. Haaa, olur veya olmaz o başka...
Söz vermişse, tamam ilk fırsatta işe alacağım diye ve almamışsa 3 yıldır, utanacak olan ben değilim o’dur by sedat ! Ve sende ; vay çocuğuna iş istedi diye, beni çıkarcılıkla suçlayamazsın. Tolga TOSUN a veya CHP ne eleştiri yapmamı engelleyemezsin ! Sen mutaassıp siyasetçi olarak ; bağnaz biri olarak... hırsız, tecavüzcü, bankamatik falan demeden, layık olmayanları işe alacaksın, AKP C.ÖZTAYLAN kontenjanından bile diyerek işe adam alacaksın ve orayı babanın çiftliği ve şantiyesi gibi kullanacaksın ve ben karşı çıkmayacağım öyle mi ? 
Burada önemli olan senin kurnazlığın ve adam kullanman... CHP li çakma bir devrimci ve sözde solcu olabilirsin, kapitalizmle halvet etmiş, masonik ROTARYEN-LİONS lara bulaşmış ve önüne gelene sözler de vermiş, şimdi kaytarıyor da olabilirsin.  
Şimdi sözünü tutmak, ağır geliyor değil mi ? Sözünü tutarsın veya tutmazsın bilemem, ama siz siz olun, ekmeğinin peşindeki, layık pırıl pırıl gençleri ve ailelerini suçlamayın... İşe alacağınız kişiler illa sizin partinizden ve yoldaşınız olmayacak, Bandırma önce Bandırmalılarındır...lütfen bunu unutmayın ! 
Bandırma da Bandırmalı yüzlerce pırıl pırıl genç var, diplomalı ama işsiz. Siyasetçilerin kullandığı bu gençler iş isterse, şerefsiz – haddini bilmez RANTİYECİ mi sayılacaklar ? utanmaz OPORTONİST mi sayılacaklar ? Sen kimsin by Sedat, sahi kimsin ki...bu şekilde ima yaratacak yazılarla, kendini küçük düşürüyorsun ? 
Ben, iş arayan bütün gençlere seslenmek istiyorum. Siyasi kimliğinizle değil, liyakat ve becerilerinizle, her siyasetçinin, her bürokratın, her etkili ve yetkili görünen kişilerin peşini ve paçasını bırakmayınız. Bu vatan, bu memleket, bu işler sizin... Adil olarak iş yapmıyorlarsa, yakalarına da yapışın ve sakın komplekse girmeyin... İşsizliğinizden, yoksulluğunuzdan v.s sakın utanmayın ve başınızı öne eğmeyin ! İş verene, işe alana minnet duymanıza da gerek yok, borçlu değilsiniz ! İşi verecek olanlar borçludur, işe alacak olanlar ise, hasbelkader o koltuklarda oturmaktadırlar, bunu unutmayın! İş istemek, ananızın aksütü gibi helal bir eylemdir.
..  NOGAYTÜRK

www.azakoğlu.blogspot.com

İsmail Azakoğlu ile '' AMFİ ÖZEL ''

 KONUK;  Atilla Yıldırım Elektrik, Elektronik Müh. Tarihçi.. Konu; Türk Tarih Tezine Geçiş.